11. Hukuk Dairesi 2019/2645 E. , 2020/382 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 10/10/2018 tarih ve 2018/49-2018/239 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 01.01.2000 tarihinde tarımsal kredi sözleşmesi imzalandığını, davalının söz konusu kredinin 2.161,00 TL ana para 11.634,00 TL faizi olmak üzere toplam 13.795,00 TL"lik kısmını ödemediğini, kredi sözleşmesinde uygulanacak temerrüt faizi oranının %30 olarak belirlendiğini ileri sürerek 13.795,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek %30 temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, alacağın zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, eldeki davada davacının talebinin 09/11/2000 tarih, 2000/35 sayılı sözleşmeye dayandığı, bu sözleşme kapsamında davalıya 2.000,00 TL kredi kullandırımı yapıldığının dekonttan anlaşıldığı, davalı hakkında davacı tarafça ... İcra Müdürlüğünün 2007/89 ve 2015/67 Esas sayılı dosyalarında icra takibi yapıldığı, ancak ... İcra Müdürlüğünün 2007/89 esas dosyasındaki takibin dayanağının 18/10/1999 tarih , 1999/31 sayılı sözleşme olduğu, 2015/67 esas sayılı takip dosyasında ise 01/01/2000 tarihli sözleşme olduğu, davaya konu sözleşme ile ilgili davalı hakkında icra takibi yapılmadığı, dava konusu alacakla ilgili davalı tarafından davacı tarafa davacı kurumun 14/02/2018 havale tarihli cevap yazıları ile davaya dayanak sözleşmeye istinaden kredi geri ödeme işlemi olmadığının bildirildiği, vade tarihinden dava tarihi olan 02/03/2016 tarihine kadar 6098 sayılı TBK 153. ve 154. maddelerinde düzenlenen zamanaşımını kesen veya durduran hukuki bir durumların oluşmadığı, dava tarihinde davaya konu alacağın tabi olduğu 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu, asıl alacağın zamanaşımına uğradığı, TBK 152. madde uyarınca buna bağlı faiz alacağının da zamanaşımına uğradığı gerekçesi ile davanın zamanaşımından reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve davacı vekilince, dava dilekçesi içeriğinde 01.01.2000 tarihli kredi sözleşmesine istinaden alacak isteminde bulunmasına rağmen mahkemece 09.11.2000 tarihli kredi sözleşmesine göre zamanaşımı süresinin dolduğu kabul edilerek karar verilmiş ise de davalının beyanına ve dosya kapsamına göre 01.01.2000 tarihli kredi sözleşmesi uyarınca kullandırılan kredi için davalı tarafından ödeme yapılmamış olmasına ve davacının borcun muaccel olduğu tarihe ilişkin hiçbir delil ibraz etmemiş olmasına, zamanaşımını kesecek nitelikteki ilk işlemin 2015/67 sayılı icra takibi olmasına göre bu kredi bakımından da zamanaşımının dolduğunun anlaşılmış bulunmasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıdaki bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 10,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 15/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.