19. Hukuk Dairesi 2016/3764 E. , 2016/13158 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı, davacı vekilince ise duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vek. Av. ... gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçelerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, davalı ile müvekkili şirket arasında ticari ilişki bulunmadığını, müvekkili aleyhine davalı tarafından başlatılan takip dayanağı çeklerin tek imzalı olduğunu, oysa müvekkili şirketin çift imza ile temsil edilebileceğinden çeklerin kambiyo senedi vasfı taşımadığını, borçlu olmadıkları halde toplam 220.000.00 TL ödeme yaptıklarını ileri sürerek, müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiş, davacı vekili 20.04.2015 tarihli dilekçesiyle müvekkilinin yargılama sırasında icra takip dosyasına toplam 392.082,85 TL icra tehdidi altında ödeme yaptığını, menfi tespit taleplerinin istirdada dönüştüğünü belirterek, 392.082,85 TL"nin istirdadına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, 9206800 nolu 100.000,00 TL bedelli ve 9206775 nolu 100.000,00 TL bedelli çeklerin sözleşme gereği alındığını ve karşılığı olmadığı anlaşılınca takibe geçildiğini, takibin kesinleştiğini, 10.000,00 TL ve 60.000,00 TL"lik ödemelerin takip konusu davalı şirket ortağı ..."nın şahsi borcuna karşılık yapıldığını, yine 08.10.2008 tarihli 10.000.00 TL"lik EFT ile hesabına yatırılan para için 11.11.2008 tarihli tahsilat makbuzu verdiğini, yani bunun iki ödeme değil tek bir ödeme olduğunu ve sözleşmedeki masraflar için alındığını, ayrıca davacı tarafından 4. İcra kaşesi altında sunulan ödeme dekontunun da gerçek olmadığını, takip konusu çekler için herhangi bir ödeme yapılmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve yapılan yargılama sonucu, davacı tarafın icra takibine konu çeklerin çift imza ile düzenlenmesi gerekirken tek imza ile verildiğini iddia ederek borçlu olmadığını ileri sürdüğü halde bir taraftan da icra takibinden önce çeke mahsuben ödemeler yaptığını belirtmesi karşısında, çeklerin tek imza ile düzenlenmesi nedeniyle davacı şirketi bağlamayacağı iddiasının dinlenemeyeceği, ...Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2012/61 esas sayılı dosyasında davalı vekili tarafından 27.02.2013 tarihli cevap dilekçesinde açıkça, davacı şirketin 2008 yılında değişik tarihlerde 150.000 TL, 50.000 TL, 10.000 TL olmak üzere toplam 220.000 TL ödemeleri davaya konu olan Kadıköy 4. İcra Müdürlüğü"nün 2008/17179 E. sayılı dosyasına mahsuben yaptığını beyan ederek ve tek tek ödemeleri değerlendirerek çeke mahsuben yapıldığına dair açıklamalarda bulunduğu, davalı vekilinin beyan ve kabulünün davalı yönünden bağlayıcı olduğu, davalı taraf davaya konu takibe ilişkin olduğu kabul edilen ödemeleri davacı şirketin yetkilisinin şahsi borcuna mahsuben yapıldığını savunmuş ise de bu iddiasını kanıtlayamadığı, bilirkişiden alınan raporla da davacının, davalıya 162.816,85 TL fazladan ödeme yaptığının tespit edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacının takip nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, fazla tahsil edildiği tespit olunan 162.816,25 TL alacağın davalıdan istirdadına karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harçlarının temyiz edenlerden alınmasına, 10/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.