4. Ceza Dairesi 2016/10618 E. , 2020/10382 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Birden fazla kişi ile tehdit, yaralama, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, sanık ..."ın aşamalardaki anlatımlarının ve şikayetçi olmayan mağdur ..."ın ifadelerinin içerikleri incelendiğinde, sanık ... hakkında birden fazla kişiyle birlikte tehdit suçu açısından tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmeyerek yapılan incelemede;
A-Sanık ..."nın katılan ..."a yönelik silahtan sayılan aletle kasten yaralama, sanık ..."in katılan ..."a yönelik kasten yaralama, sanıklar ..., ..., ..., ... ve ..."in katılan ..."a yönelik birden fazla kişiyle birlikte tehdit eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu ögelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Cezaların yasal bağlamda uygulandığı,
Anayasa Mahkemesi’nin karar tarihinden sonra 24/11/2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı, TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararın ve TCK"nın 53/1-c maddesinde düzenlenen hak yoksunluğunun uygulanma süresi ve şeklinin Kanunda öngörülen biçimde infaz aşamasında gözetilebileceği,
Anlaşıldığından, katılan ... vekili ile, sanıklar ..., ..., ..., ... ve ..."in ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
B-Sanık ..."nın, katılan ..."a yönelik hakaret suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesine gelince,
1-Katılan ..."ın, sanık sanık ..."nın kendisine sinkaflı sözlerle hakaret ettiği iddiasına karşın, sanık ..."nın soruşturma ve kovuşturma evresinde katılana hakaret etmediği şeklindeki anlatımları, olayın tek tanığı ..."ün olay yerine uzak olduğu için konuşulanları duymadığını ifade etmesi, diğer sanıkların da aşamalarda herhangi bir hakaret sözünden bahsetmemeleri karşısında, katılan, tanık ve diğer sanıkların anlatımlarının yöntemince irdelenmesi, ifadeler arasındaki çelişkilerin giderilmesi ve hangi anlatımlara hangi nedenlerle üstünlük tanındığı açıklanıp sonucuna göre tüm kanıtlar birlikte değerlendirilerek, hakaret suçu açısından sanık ..."nın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, yetersiz gerekçe ile sanık hakkında mahkumiyet hükmü kurulması,
2-Kabule göre de; Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının uygulanması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 17/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.