6. Hukuk Dairesi 2015/5922 E. , 2016/1303 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Uyuşmazlık, kira alacağı nedeniyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne, itirazın iptaline, takibin 15.000 TL üzerinden devamına, asıl alacağın %20"si oranında inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesi üzerine hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacılar vekili dava dilekçesinde, davalının 02.01.2013 tarihli ve 10 ay süreli, yenilenen hasılat kira sözleşmesi ile davacılara ait turistik tesisin kiracısı olduğunu, sözleşmede kira bedelinin geçmiş yıllar bakiyesi de içinde olmak üzere net 105.000 TL ve kira parasının ilkinin 17.600 TL"sı olarak 20.03.2013 tarihine kadar, diğerlerinin ise belirlenen taksitler halinde ödeneceğinin kararlaştırıldığını; İlk taksidin ödenmemesi üzerine sözleşmenin 14. maddesinde düzenlenen muacceliyet şartı gereğince kira alacağının tamamı üzerinden 18.03.2013 tarihinde başlatılan icra takibine davalının ödeme yaptığını belirtmek suretiyle itiraz ettiğini ancak kira parasına dahil olan gelir vergisi tevkifatının gerçek miktar ile yapılıp yapılmadığının bilinmediği gibi, davalının aboneliği üzerine almadığını ve kullandığı suyun bedelini tam ödemediğini bu nedenle yapılan ödemelerin bir kısmının bu borca ve eklentilerine sayıldığını, icra takibine sebebiyet vermekle bakiye alacak ile icra takip masrafları ve vekalet ücreti yönünden itirazın iptali ve takibin devamı istemiyle dava açılmasının zorunlu olduğunu beyanla davalının itirazının iptaline, takibin 15.000 TL asıl alacak ile icra takip masrafları ve vekalet ücreti yönünden devamına; Duruşmada ise takipten sonra yapılan ödeme neticesinde 15.000 TL alacaklarının kaldığını bildirerek bu miktar üzerinden takibin devamına, %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili ise; müvekkilinin ödemede bulunduğunu, dava dilekçesinde iddia edilen kira alacağı dışındaki alacak kalemleri için bu dosya üzerinden talepte bulunmasının mümkün olmadığını, davacının kira alacağı dışında alacaklı olduğunu iddia ettiği herhangi bir konuda ayrıca yasal yollara başvurma zorunluluğu bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının kalan 15.000 TL asıl alacak yönünden davasında haklı bulunduğu anlaşıldığından bahisle davanın kabulü ile icra takibine yapılan itirazın iptaline, 15.000 TL asıl alacağın %20"si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Taraflar arasında 01.01.2013 başlangıç tarihli ve 10 ay süreli kira sözleşmesinin düzenlendiği hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede, kiralanan turistik tesise ilişkin yıllık kira bedeli net 85.000 TL, geçmiş yıllardan bakiye kira alacağı ise 20.000 TL olarak belirlenmiş olup, toplam 105.000 TL"nin taksitler halinde belirtilen vade ve tarihlerde ödeneceği düzenlenmiştir. Sözleşmenin hususi şartlar 14. maddesinde ise kira bedeli taksitlerinden herhangi birinin vadesinde ödenmemesi halinde tüm kira bedellerinin muaccel hale geleceği kararlaştırılmıştır. Davacı bu sözleşmeye dayanarak Manavgat 1. İcra Müdürlüğünün 2013/900 E. sayılı takip dosyasıyla 18/04/2013 tarihinde başlattığı icra takibinde; sözleşme gereği muaccel olan 105.000 TL kira bedeli ile 1.417,50 TL işlemiş faiz toplamı 106.417,50 TL alacağının tahsilini talep etmiş, davalı süresinde verdiği itiraz dilekçesinde; 24.04.2013 tarihinde 35.200 TL ödeme yaparak iki takside ilişkin olan 20.03.2013 ve 20.04.2013 tarihli senetlerini geri aldığını, diğer senetlerini de günü gelince ödeyip alacağını beyan etmiştir.
26.03.2014 tarihinde açılan işbu davada takibe konu kira bedellerinin ödendiği ancak ödenen bedelin bir takım alacağa ilişkin mahsup edildiğinden bahisle bakiye 15.000 TL yönünden itirazın iptalinin talep edildiği anlaşılmaktadır. Kural olarak takibe konu alacağa yönelik yapılan ödeme, takip konusu edilmeyen başka bir alacağa mahsup edilemez. Mahkemece yapılacak iş, davacılara ait hesap kayıtlarının getirtilerek takibe konu alacağın ödenip ödenmediği hususunda denetime elverişli bilirkişi raporu aldırmak suretiyle araştırma yapılarak sonucuna göre karar verilmesi iken eksik araştırmayla yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 24.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.