14. Ceza Dairesi Esas No: 2014/10869 Karar No: 2017/3537 Karar Tarihi: 22.06.2017
Reşit olmayanla cinsel ilişki - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2014/10869 Esas 2017/3537 Karar Sayılı İlamı
14. Ceza Dairesi 2014/10869 E. , 2017/3537 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Reşit olmayanla cinsel ilişki HÜKÜM : Mahkumiyet
İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle, 28.06.2014 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda değişiklik yapan 6545 sayılı Kanun ile getirilen düzenlemeler de gözetilip dosya incelenerek gereği düşünüldü: Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, sanık ile katılan mağdure vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 22.06.2017 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Eksik araştırma ile hüküm kurulduğu kanaatine varıldığından sayın çoğunluğun hükmün onanmasına ilişkin görüşüne iştirak edilmemiştir. Şöyle ki; Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp ve Çocuk Psikiyatri Anabilim Dalı Başkanlıkları tarafından mağdure hakkında düzenlenen raporlarda "uygulanan çocuklar için zeka testi sonucunda (IQ:45) orta derecede zihinsel gelişim geriliği belirlendiğinin ve yargılama yeteneğinin yaşından geri olduğunun" bildirilmesi karşısında, mağduresi bulunduğu olayın hukuki anlam ve sonuçlarını algılamasına, beden ve ruh bakımından kendisini savunmasına mani olacak mahiyet ve derecede zeka geriliği veya akıl hastalığının saptanması durumunda 5237 sayılı TCK.nun 103. maddesinde düzenlenen çocukların cinsel istismarı suçunun oluşabileceği dikkate alınarak, mağdurenin suç tarihi itibariyle akıl hastalığı veya akıl zayıflığı olup olmadığı, kendisine karşı işlenen eylemin ahlaki kötülüğünü idrak edip edemeyeceği, fiile karşı mukavemete muktedir olup olmadığı, bu durumunun beden veya ruh bakımından kendisini savunmasına mani olacak mahiyet ve derecede bulunup bulunmadığı, beyanlarına itibar edilip edilemeyeceği, akıl hastalığı veya zayıflığı varsa bunun hekim olmayanlar, çevresinde yaşayanlar ve kendisini tanıyanlarca anlaşılıp anlaşılamayacağı veya kimlerin hangi hallerde anlayabileceği hususlarında açıklayıcı rapor alındıktan sonra suçun sübüt ve niteliğinin tayin ve takdiri gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulduğu sonucuna varıldığından sayın çocuğunluğun görüşüne iştirak edilmemiştir.