3. Hukuk Dairesi 2016/16543 E. , 2018/5138 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, pamuk ürünü için sulama yaptığını, çok sık elektrik kesildiğini,aşırı dalgalanma olduğunu, voltajın düştüğünü, kuyunun dalgıç pompalarının yandığını, tespit yapıldığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı olmak üzere 8.600.00.-TL dalgıç pompası tamir ücreti, 3.400.00.-TL ürün zararı olmak üzere toplam 12.000.00.-TL dava tarihinden yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. 14/04/2016 tarihli ıslah dilekçesi ile de talep sonucu 80.852.00.-TL yükseltilmiştir.Davalı, davacının abone olmadığını, önlem almadığını, bölgede kaçak kullanımın olduğunu, kesintilerin yasal olduğunu, tespit raporunu kabul etmediklerini belirterek davanın reddini istemiştir.Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, 72.250,82.-TL ürün kaybı bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
davacı yanın dalgıç pompaları tamir bedeline ilişkin talebinin aktif husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir .Dava, elektrik kesintisinden doğan tazminat istemine ilişkindir.
TMK. 6.maddesi gereğince; Kanun aksini emretmedikçe taraflardan her biri iddiasını ispat etmekle yükümlüdür.Borçlar Kanunu"nun 42.maddesi hükmüne göre, zararın kanıtlanması davacı tarafa, kapsamının belirlenmesi ise mahkemeye aittir. Zararın taraflarca her türlü delille kanıtlanması mümkündür. Hakim zararın miktarını belirlerken halin icaplarını ve tarafların kusurunun ağırlığını (Borçlar Kanunu 43. md) ve zararın azaltılması için yanların aldığı veya alması gereken tedbirleri (Borçlar Kanunu 44. md.) gözönünde tutmalıdır.
Somut olayda, davacı elektrik kesintileri ve dalgalanmaları nedeniyle tarımsal sulama kuyularındaki dalgıç pompaların ve trafoların sık sık arızalanmasının davalının kusurundan kaynaklandığını belirterek, araziye ekilen pamuk ürünün haziran,temmuz,ağustos aylarında düzenli sulanamaması nedeniyle oluşan zararı talep etmiş, davalı ise zararın oluşumunda kurumlarının sorumlu olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir....Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/97 D.İş sayılı tespit dosyasında mahkemece yapılan keşif sonrası elektrik mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda, ..."ın % 90 oranında, davacının ise % 10 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir. Zirai bilirkişi tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda, arazide pamuk ekili olduğu, normal sulanmış arazilere göre verimin düşük olduğu ve ürün kaybının meydana geldiğinin belirtildiği, bu nedenle oluşan toplam ürün zararının 82.801.65.-TL olarak hesaplandığı anlaşılmaktadır.Yargılama sırasında elektrik mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda; söz konusu trafo ve pompaların arızalanmasının, ..."a ait enerji nakil hatlarındaki gerilim dalgalanmasından kaynaklandığı, trafo ve pompaların arızalanmasında davalının hattı işletmesi nedeniyle sorumlu olduğu ve bundan dolayı % 85 oranında kusurlu bulunduğu, davacının koruyucu cihaz kullanmadığından % 15 oranında kusurlu bulunduğu belirtilmiştir .Yargılama sırasında ziraat mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda; pamuk ürününde verim kaybı olduğunun belirtildiği, toplam ürün kaybının 72.252.82.- TL olarak hesaplandığı anlaşılmaktadır.Mahkemece, kusur durumu ve zararın kapsamı belirlenmek üzere bilirkişi raporları alınmış ise de, bilirkişi raporları hüküm kurmaya yeterli değildir. Hükme esas bilirkişi raporlarında, davacının kullanmış olduğu tesisatların yönetmeliğe uygun olup olmadığı, davacı tarafından kullanılan enerji nakil hattından yararlanan diğer abonelerden kesintiye veya bu kesinti nedeniyle husule gelen zarara ilişkin bir şikayet olup olmadığı hususu noktasında bir inceleme yapılmamış , ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/97 D.İş sayılı dosyası ile belirlenen ürün kaybı nedeniyle oluşan toplam zarardan farklı sonuca nasıl ulaşıldığına değinilmemiş, dolayısıyla raporlar arasında oluşan çelişki giderilmemiştir. Dosya kapsamından, mahkemece 2014 sezonunda davalı kurum tarafından hangi tarihlerde ve ne kadar süre ile elektrik kesintisi yapıldığı ile enerji nakil hatlarındaki elektrik dalgalanmalarının araştırılmadığı anlaşılmaktadır.
Bu itibarla; yukarıda belirtilen hususlar araştırılıp, davalı ... kayıtları da incelenerek davacı tarafından belirtilen 2014 sezonunda, davacı tarafından kullanılan enerji nakil hattından yararlanan diğer abonelerden kesintiye veya bu kesinti nedeniyle husule gelen zarara ilişkin bir şikayet olup olmadığı, arızaların husule geldiği tarihe ilişkin tutulan tutanaklar, delil tespit dosyası birlikte değerlendirildiğinde, bahsolunan kesintiler ile oluşan ürün zararı arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığı aydınlatılmalıdır. Oluşan zarar miktarını her türlü şüpheden uzak açık net ve kesin şekilde değerlendirmeyi içerir taraf ve Yargıtay denetimine uygun alanında uzman bilirkişi kurulundan yeni bir bilirkişi raporu alınarak hüküm tesisi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme sonucunda yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ; Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.