13. Ceza Dairesi Esas No: 2016/13395 Karar No: 2018/2591 Karar Tarihi: 22.02.2018
Hırsızlık - tehdit - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2016/13395 Esas 2018/2591 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Hırsızlık ve tehdit suçlarından mahkum olan sanığın temyiz itirazları değerlendirilmiştir. Hırsızlık suçuyla ilgili olarak, kanıtların hukuken geçerli olduğu ve suçun sanık tarafından işlendiğinin kabul edildiği belirtilmiştir. Ancak Anayasa Mahkemesi'nin bir kararı nedeniyle sanığın seçme ve seçilme ehliyeti ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına ilişkin kanun maddesinin uygulanamayacağı belirtilmiş ve karar bozulmuştur. Tehdit suçuyla ilgili olarak, kanunda yapılan değişiklikler nedeniyle uzlaştırma işlemlerinin yapılması gerektiği belirtilmiş ve karar bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi ve 106/1. maddesi, 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 34. ve 35. maddeleri ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 253. ve 254. maddeleri gösterilmiştir.
13. Ceza Dairesi 2016/13395 E. , 2018/2591 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Hırsızlık, tehdit HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: 1-) Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik incelemede: Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak; Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53.madde 1.fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hükümden TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümden “b” bendinin çıkartılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 2-) Sanık hakkında tehdit suçundan kurulan hükme yönelik incelemede: Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK"nın 106/1. maddesinde tanımı yapılan tehdit suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi uyarınca; ""Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur."" hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK"nın 254. maddesi uyarınca aynı kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’nın temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 22.02.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.