Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2016/6289 Esas 2017/11478 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6289
Karar No: 2017/11478

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2016/6289 Esas 2017/11478 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2016/6289 E.  ,  2017/11478 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından yoksulluk nafakası ve manevi tazminat talebinin reddi yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kadının davasının kabulü ve kendi davasının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı-karşı davacı erkeğin mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışları yanında erkeğin ailesinin evlilik birliğine müdahale ettikleri ve davalı-karşı davacı erkeğin de ailesinin müdahalesine sessiz kaldığının anlaşılmasına göre tarafların, aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
    2- Taraftarın tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, davacı-karşı davalı kadın yararına hükmolunan maddi tazminat çoktur. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50. ve devamı maddeleri hükmü nazara alınarak, daha uygun miktarda maddi tazminat (TMK m. 174/1) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
    3- Türk Medeni Kanununun 174/2 maddesi, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davacı-karşı davalı kadının ağır yada eşit kusurlu olmadığı, bu olayların onun kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK m. 4, TBKm. 50, 51, 52, 58) dikkate alınarak davacı-karşı davalı kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 23.10.2017 (Pzt.)


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.