5. Hukuk Dairesi 2020/6054 E. , 2020/8947 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın arttırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın arttırılması istemine ilişkindir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Arsa niteliğindeki... ili, ... ilçesi, ... mahallesi eski 429 ada 7, 10, 11 parsel, 431 ada 2 parsel, 432 ada 26 parsel, 443 ada 42 parsel, 446 ada 1, 8, 16, 19, 20, 21, 22, 24, 25, 26, 27, 38, 40 parsel, 456 ada 20, 21, 22, 23, 30, 31, 32, 57, 59 parsel, eski 458 ada 8, 9, 10, 11, 12, 13, 15 ve 24 parsel taşınmazlara emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde yöntem itibariyle bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-Kamulaştırma Kanunu"nun kıymet takdir esaslarını belirten 11.maddesinin 1.fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca, arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur. Bu itibarla, emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazların eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak suretiyle değer biçilmesi gerekir.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda; aynı mahallede yer alan fakat konumları farklı olan dava konusu taşınmazların, cephe aldıkları sokak ve caddelere ait re"sen belirlenen vergiye esas rayiç değerlerin ve imar planındaki durumları gözetilmeksizin dava konusu taşınmazlara aynı m² birim fiyatı üzerinden değer biçildiğinden bu rapora göre hüküm kurulması mümkün değildir.
Bu nedenle, bilirkişiden bu hususta ek rapor alınması gerektiği düşünülmeden, eksik inceleme ile karar verilmesi,
2-6745 sayılı Kanunun 35. maddesi ile 2942 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddesi uyarınca getirilen değişiklik doğrultusunda kanun değişikliği nedeniyle davanın kısmen kabul kısmen reddi yoluna gidildiğinden, idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmadığı gibi, yargılama giderlerinin tamamının davalı idare üzerinde bırakılması gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 02/11/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.