Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için  Tetkik Hakimi  tarafından  düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Şikayetçi üçüncü kişinin, 15/11/2011 tarihli ihalenin  feshi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetçinin aktif husumet ehliyeti bulunmadığından ihalenin feshi isteminin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.     İİK"in 134/2. maddesinde; ihalenin feshini alacaklı, borçlu, tapu sicilindeki ilgililer ve pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenlerin isteyebileceği, talebin reddi halinde, ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum edilecekleri, ancak işin esasına girilmemesi halinde para cezasına hükmolunmayacağı hususları düzenlenmiştir.
Somut olayda,Gaziantep 2.Noterliğinin  29.07.2010 tarih ve 16715 yevmiye nolu temlikname sözleşmesi incelendiğinde  şikayetçinin,  kredi sözleşmesinin borçlusu olduğu görülmektedir. Bu durumda, şikayetçinin, yukarıda anılan maddede belirtildiği üzere, borçlu  sıfatı ile aktif husumet ehliyetinin bulunduğu anlaşılmaktadır.
 O halde, mahkemece, işin esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle istemin reddi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 10/05/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.