11. Hukuk Dairesi 2016/464 E. , 2017/1486 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... (Kapatılan) .... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 04/07/2014 gün ve 2014/150-2014/224 sayılı kararı bozan Daire’nin 01/10/2015 gün ve 2014/14796-2015/9746 sayılı kararı aleyhinde taraf vekilleri tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş olmakla, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı ... arasında 30/11/2011 tarihli “ortaklıktan ayrılık sözleşmesi” imzalandığını, sözleşme ile tarafların ortak olduğu şirket hisselerinin, alacak-borç durumunun paylaşılması suretiyle ortaklığın tasfiyesini içeren düzenlemelere yer verilerek müvekkili açısından alacak hakkı doğduğunu, sözleşmenin 3/b maddesinde davalı ..."ın müvekkiline olan borcunu ..."dan olan alacağı ile ödemeyi taahhüt ettiğini, sözleşme hükmü ile davalı ..."a verilen tahsil yetkisi çerçevesinde davalı ..."tan tahsil edilecek senetlerin vadesinin belirli olduğunu, senetlerin vadelerinin dolmasına rağmen davalı ... tarafından tahsil girişiminde bulunulmadığını, aksine müvekkilinin bilgisi ve rızası dışında senetlerin vadelerinin ileriki tarihe atılması konusunda müteaddit defalar sözleşmeler akdedildiğini, müvekkili tarafından çekilen ihtarname ile davalı ..."tan gerekli tahsilatın sağlanarak müvekkiline olan alacağının ödenmesinin istendiğini, ..."ın müvekkiline olan borcunu ..."tan olan alacağıyla ödemeyi üstlenmesinin "alacağın temliki" niteliğinde olduğunu, müvekkili tarafından 05/02/2014 tarihli ihtarname ile alacağın talep edildiğini, müvekkili bağlayan vade tarihinin 30/06/2012 tarihi olduğunu, sözleşmenin 3/b maddesindeki "Tahsil edildiği tarihte ve tahsil edilen miktar" şeklinde geçen ibarenin geciktirici koşul olduğu ve bu koşul gerçekleşmeden davalının temerrüdüne gidilemeyeceğinin kabulü ihtimalinde dahi davalının sorumluluğunun olduğunu, TBK"nın 175. maddesine göre taraflardan biri şartın gerçekleşmesine dürüstlük kuralına aykırı olarak engel olursa koşulun gerçekleşmiş sayılacağını, davalı ..."ın vadesi dolan ve muaccel hale gelen senetleri tahsil etmek yerine vadeleri erteleme sözleşmeleri akdetmesinin dürüstlük kuralına aykırılık teşkil ettiğini, davalı ..."ın da TBK"nın 183. maddesinde düzenlenen alacağın temliki hükümlerine göre sorumlu olduğunu, senetler üzerindeki "rehin ve ciro" edilemez hükmünün senedi kambiyo senedi olmaktan çıkarmadığını, ciro yasağına rağmen yapılan cironun alacağın temliki hükümlerine tabi olduğunu ileri sürürek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 58.635.500,00 TL"nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar davalılar vekillerinin temyizi üzerine Dairemizce bozulmuştur.
Taraf vekilleri, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
...-Dava, davacı ile davalı ..."ın ortak oldukları şirketlerde sahip oldukları hisseleri birbirine devretmek suretiyle ortaklıklarının sona erdirilmesi amacıyla imzaladıkları ortaklıktan ayrılık sözleşmesinin 3/b maddesi uyarınca davalı ..."ın davacıya olan borcunu davalılar arasında imzalanan hisse devir sözleşmesi uyarınca borçlusu Adem Sak, alacaklısı ... olan ve üzerinde devir-ciro yasağı bulunan senetlerin paylaşılması suretiyle ödeyeceği kararlaştırılmasına rağmen davalıların edimini kötüniyetle yerine getirmedikleri iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece tesis edilen karar davalılar vekillerinin temyizi üzerine Dairemizce bozulmuştur. Taraf vekilleri süresinde karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Davacı vekili 08.03.2017 havale tarihli dilekçe ile davadan feragat ettiğini bildirmiştir. Davacı tarafça verilen vekaletname incelendiğinde vekile davadan feragat etme yetkisinin tanınmış olduğu görülmüştür. Davadan feragat, davaya son veren taraf işlemidir. Hüküm kesinleşinceye kadar davadan feragat mümkündür.
Bu durum karşısında, davacı vekilinin davadan feragat dilekçesinin mahkemece değerlendirilip, sonucuna göre bir karar verilebilmesi için Dairemizin 01/10/2015 tarih 2014/14796 Esas-2015/9746 Karar sayılı bozma kararının kaldırılarak hükmün yukarıda açıklanan nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre, taraf vekillerinin diğer karar düzeltme istemlerinin incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (...) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile 01/10/2015 tarih 2014/14796 Esas-2015/9746 Karar sayılı bozma kararının kaldırılarak kararın yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin diğer karar düzeltme istemlerinin incelenmesine gerek olmadığına, ödedikleri karar düzeltme harcın istekleri halinde karar düzeltme isteyenlere iadesine, 14/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.