Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/2986 Esas 2018/5109 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2986
Karar No: 2018/5109
Karar Tarihi: 14.05.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/2986 Esas 2018/5109 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2017/2986 E.  ,  2018/5109 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasındaki itirazın iptali ve kiralananın tahliyesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda itirazın iptali davasının reddine, kiralananın tahliyesi davasının kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı, davalının dava konusu taşınmazda 01.06.2011 yılından beri dava dışı ..."nın kiracısı olduğunu, taşınmazın ... 6. Aile Mahkemesi"nin 2014/1104 Esas- 2015/73 Karar sayılı dosyasında adına hükmen tesciline karar verildiğini, kira bedellerinin kendisine ödenmesini 25.02.2015 tarihli ihtarname ile davalıya bildirmesine rağmen davalının kira bedellerini ödememesi üzerine başlatılan icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamını ve davalının kiralanandan tahliyesini istemiştir.Davalı, ödenmemiş kira alacağı borcu bulunmadığını belirterek davanın reddini dilemiştir.Mahkemece itirazın iptali davasının reddine, tahliye davasının kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 315. maddesi hükmü uyarınca temerrüt nedeniyle tahliyeye karar verilebilmesi için istenen kira parasının veya yan giderin muaccel (istenebilir) olması ve kira bedeli ile yan giderin verilen sürede ödenmemiş bulunması, ihtarnamede verilen süre içerisinde kira parasının ödenmemesi halinde akdin feshedileceğinin açıkça belirtilmesi gerekir. Kiracıya verilecek süre konut ve çatılı işyeri kiralarında en az otuz gün, ürün kiralarında en az altmış gün, diğer kira ilişkilerinde ise en az on gündür. Kira parası götürülüp ödenmesi gereken borçlardan olduğundan kiraya verene götürülüp elden ödenmesi veya gideri kiracıya ait olmak koşuluyla konutta ödemeli olarak PTT kanalıyla gönderilmesi gerekir. Bundan ayrı, sözleşmede özel bir koşul kabul edilmişse bu husus da göz önünde tutulmalıdır. Açıklanan şekilde yapılmayan ödemeler yasal ödeme olarak kabul edilemez. Ancak teamül haline gelmiş bir ödeme şekli varsa bu şekilde yapılan ödemede geçerlidir.
    Somut olayda; Davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan ve Türk Borçlar Kanunu"nun 315. maddesinde belirlenen temerrüt ihtarı niteliğindeki takip talebinde tahliye istemi bulunmaktadır. Temerrüt nedeniyle tahliye davasının ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren 30 günlük yasal ödeme süresi dolduktan sonra açılması gerekir. Ödeme emri davalı borçluya 26.03.2015 tarihinde tebliğ edilmiş olup, tahliye istemli bu dava 20.04.2015 tarihinde yasal 30 günlük ödeme süresi dolmadan açılmıştır.Yukarıda açıklanan nedenlerle tahliye isteminin reddi gerekirken kabulü doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.














    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.