11. Hukuk Dairesi 2015/13536 E. , 2017/1478 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... .... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 27/04/2015 tarih ve 2015/323-2015/427 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili 2015/323 esas ve 2015/427 sayılı kararı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin, davalı şirketlerin ortağı ..."den olan alacağının tahsili için icra takibi yaptığını, borçlunun itirazı üzerine açılan dava sonucunda 59.885,00 TL üzerinden takibin devamına karar verildiğini, takibin kesinleşmesi ile borçlunun davalı şirketlerdeki ortaklık payı üzerine haciz konulduğunu, davalı şirketlere ve diğer ortaklarına fesih ihbarında bulunulmasına rağmen borcun ödenmediğini ileri sürerek, TTK’nın 522 maddesi uyarınca davalı şirketlerin fesih ve tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirketler vekili, davacının alacağının gerçek olmadığını, davacı ile borçlu ortağın işbirliği içerisinde olduklarını savunmuştur.
Birleşen dosyada davalı şirket vekili, asıl davada davalı şirketlerin fesih ve tasfiyesini istemiştir.
Birleşen dosyada davalı ... vekili, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada; asıl ve birleşen davada davaların, mülga 6762 sayılı TTK"nın 522. maddesi gereğince, limited şirket ortağının şahsi borcu nedeni ile davalı şirketlerin fesih ve tasfiyesine ilişkin olduğu, ortaklardan birinin payını haczettirmiş olan alacaklının şirketin fesih ve tasfiyesini isteyebilme imkanını tanıyan 6762 sayılı TTK"nın 522. maddesi yargılama sırasında yürürlükten kaldırıldığı, maddenin yerine kaleme alınan ve "ortakların kişisel alacaklıları" başlıklı 6102 sayılı TTK"nın m. 133/2" Sermaye şirketlerinde alacaklılar, alacaklarını, o ortağa düşen kâr veya tasfiye payından almak yanında, borçlularına ait olan, senede bağlanmış veya bağlanmamış payların 09/06/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu"nun taşınırlara ilişkin hükümleri uyarınca haczedilmesini ve paraya çevrilmesini isteyebilirler. Haciz, istek üzerine, pay defterine işlenir" hükmünü haiz olup, adı geçen yasada limited şirket ortağının şahsi borçları nedeniyle alacaklının şirketin fesih ve tasfiyesini isteme hakkının düzenlenmediği gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve hükmün onanmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekili 2015/323 esas ve 2015/427 esas sayılı kararı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 13.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.