16. Ceza Dairesi Esas No: 2019/9620 Karar No: 2021/2713 Karar Tarihi: 15.04.2021
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/9620 Esas 2021/2713 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İzmir 18. Ağır Ceza Mahkemesi'nde \"silahlı terör örgütüne üye olmak\" suçundan yargılanan sanığın temyiz başvurusu, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından esastan reddedildi. Sanığın çocuğunu örgütle iltisaklı okula göndermesi örgütsel faaliyet olarak değerlendirilmedi. Sanığın savunması SEGBİS yoluyla alındı, ancak savunmasında zaafiyet yaratmadığı anlaşıldı. Usuli işlemlerin kanuna uygun yapıldığı, delillerin hukuka uygun elde edildiği, iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, hükmün onanması gerektiği sonucuna varıldığından temyiz davası esastan reddedildi. Mahkeme kararı, TCK 314/2, 53, 58/9, 62, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddelerine göre verilmiştir.
16. Ceza Dairesi 2019/9620 E. , 2021/2713 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi İlk Derece Mahkemesi : İzmir 18. Ağır Ceza Mahkemesinin 15.01.2019 tarih ve 2018/505 - 2019/18 sayılı kararı Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 53, 62, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Sanık ve müdafiinin duruşma isteminin CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından, işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığın çocuğunu örgütle iltisaklı okula göndermesinin örgütsel faaliyet olarak değerlendirilemeyeceği görülmekle; Zorunluluk nedeni gösterilmeden SEGBİS vasıtasıyla savunma alınması, sanığın yargılamanın hiçbir aşamasında itiraz etmeyerek zımnen kabul etmiş olması, bu yöntemle savunma alınmasının, silahların eşitliği ve yargılama ilkesi çerçevesinde sanığın savunmasında zaafiyet yaratmadığı anlaşılması karşısında, bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmeyerek bozma nedeni yapılmamıştır. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İzmir 18. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 15.04.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.