13. Ceza Dairesi 2018/915 E. , 2018/2553 K.
"İçtihat Metni"
Hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlâl etme suçlarından suça sürüklenen çocuk ..."nın, 5237 sayılı Kanun’un 142/1-b, 116/1, 35, 31/3 ve 62/1. maddeleri uyarınca 3 ay 10 gün hapis ve 25 gün hapis cezaları ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Körfez 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 21/06/2012 tarihli ve 2010/87 esas, 2012/297 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, suça sürüklenen çocuğun deneme süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlediğinden bahisle suça sürüklenen çocuk hakkındaki hükmün açıklanmasına, 5237 sayılı Kanun’un 142/1-b, 116/1, 35, 31/3 ve 62/1. maddeleri uyarınca 3 ay 10 gün hapis ve 25 gün hapis cezaları ile cezalandırılmasına ilişkin Körfez 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/11/2016 tarihli ve 2016/385 esas, 2016/651 sayılı kararına karşı, Adalet Bakanlığı"nın 10.01.2018 gün ve 94660652-105-41-8264-2017-Kyb sayılı yazısı ile kanun yararına bozma ihbarında bulunulduğundan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 25.01.2018 gün ve 2018/6578 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,
MEZKUR İHBARNAMEDE;
1- Suçun işlendiği tarih itibariyle 18 yaşını tamamlamamış ve dosyada mevcut adli sicil kaydına göre suç tarihinden önce hapis cezasına ilişkin mahkûmiyeti bulunmayan suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlâl suçlarından belirlenen 3 ay 10 gün ve 25 gün hapis cezalarının kısa süreli olması karşısında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 50/3. maddesindeki “Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir” hükmü uyarınca anılan maddenin 1. fıkrası bentlerindeki seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğu gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmiş bulunulmasında,
2- Mala zarar verme suçu yönünden yapılan incelemede; 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun"un 106/4. maddesinde yer alan "Çocuklar hakkında hükmedilen adlî para cezasının ödenmemesi hâlinde, bu ceza hapse çevrilemez. Bu takdirde onbirinci fıkra hükmü uygulanır." hükmü ile aynı Kanun"un 106/11. maddesinde yer alan "İnfaz edilen hapsin süresi, adlî para cezasını tamamıyla karşılamamış olursa, geri kalan adlî para cezasının tahsili için ilâm, Cumhuriyet Başsavcılığınca mahallin en büyük mal memuruna verilir. Bu makamlarca 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre kalan adlî para cezası tahsil edilir." şeklindeki düzenlemelere aykırı olarak, hükmolunan kararda suça sürüklenen çocuğun taksitlerden birini zamanında ödememesi durumunda cezanın tamamının tahsil edileceğine ve ödenmeyen adlî para cezasının hapse çevrileceğine karar verilmesinde,
3- Suça sürüklenen çocuğun olay tarihinde yakalanamayan başka bir bayan ile birlikte mağdurun oturduğu binanın ikinci katında bulunan daire giriş kapısını zorlayarak açtıkları ancak evden herhangi bir şey çalmadıkları şeklinde gelişen olayda; suça sürüklenen çocuğun hırsızlık amacıyla mağdurun oturduğu apartmana girmesi ile atılı konut dokunulmazlığını bozma suçunun tamamlandığı gözetilmeden teşebbüs hükümlerinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini ile birden fazla kişi ile birlikte konut dokunulmazlığını ihlâl suçunu işleyen suça sürüklenen çocuk hakkında konut dokunulmazlığını ihlâl suçundan kurulan hükümde 5237 sayılı Kanun"un 119/1-c maddesi ile arttırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesinde isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozma istemine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın ihbar yazısı incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmüş olduğundan KABULÜ ile hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlâl etme suçlarından suça sürüklenen çocuk ... hakkında Körfez 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/11/2016 tarihli ve 2016/385 esas, 2016/651 karar sayılı hükmün 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma uygulamaya yönelik olduğundan aynı maddenin 4. fıkrasının (d) bendi gereğince, suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümde 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b, 35, 31/3, 62. maddeleri uyarınca 3 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılması ile ilgili hüküm fıkralarından sonra gelmek üzere, tayin olunan hapis cezasının TCK"nın 50/3 maddesi delaletiyle 50/1. maddesindeki seçenek yaptırımlardan adli para cezasına çevrilmesi uygun görüldüğünden “Hükmolunan 3 ay 10 gün hapis cezasının 5237 sayılı TCK"nın 50/1-a ve 52/2 maddesi gereğince bir gün karşılığı takdir edilen 20 TL’den paraya çevrilmesi suretiyle 2.000 TL. adli para cezası ile cezalandırılmasına” cümlesinin eklenmesine, yine suça sürüklenen çocuk hakkında konut dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan hükümde TCK"nın 35. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkarılarak yerine “Suça sürüklenen çocuğa verilen cezanın TCK"nın 119/1-c maddesi uyarınca bir kat arttırılarak suça sürüklenen çocuğun 12 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına” cümlesinin eklenmesi ile konut dokunulmazlığını bozma suçu ile ilgili bölümde yer alan TCK"nın 31/3 ve 62. maddelerinden verilen “bir ay” ve “25 gün” hapis cezalarına ilişkin ibareler çıkarılarak yerlerine sırasıyla “8 ay” ve “6 ay 20 gün” ibarelerinin eklenmesi ve 62. maddenin uygulanmasına ilişkin bölümden sonra gelmek üzere tayin olunan hapis cezasının TCK"nın 50/3 maddesi delaletiyle 50/1. maddesindeki seçenek yaptırımlardan adli para cezasına çevrilmesi uygun görüldüğünden “Hükmolunan 6 ay 20 gün hapis cezasının 5237 sayılı TCK"nın 50/1-a ve 52/2 maddesi gereğince bir gün karşılığı takdir edilen 20 TL’den paraya çevrilmesi suretiyle 4.000 TL. adli para cezası ile cezalandırılmasına” cümlesinin eklenmesine, hırsızlık suçundan sonuç cezanın 2.000 TL adli para cezası, konut dokunulmazlığını bozma suçundan sonuç cezanın ise 4.000 TL adli para cezası olarak belirlenmesine, mala zarar verme suçundan kurulan hükümde yer alan “ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceği...” ibaresinin çıkarılmasına, karardaki diğer hususların aynen yerinde bırakılmasına, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 22/02/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.