Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/12234
Karar No: 2018/8996
Karar Tarihi: 18.04.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/12234 Esas 2018/8996 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2017/12234 E.  ,  2018/8996 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili, davacının ... 4. İş Mahkemesinin 2014/510 esas sayılı dosyası ile fazla çalışma ücreti alacağının tahsiline ilişkin açtığı davada 10.133,TL fazla çalışma ücreti alacağı bulunduğunun belirlendiğini, 1.350,00 TL yönünden hüküm kurulduğunu belirterek geriye kalan miktarın ek dava yolu ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davacının ... 4. İş Mahkemesi 2014/510 esas sayılı dosyasında 1.350,00 TL fazla mesai ücreti alacağı bulunduğunu kabul ettiği, bakiye fazla çalışma ücreti alacağı bulunmadığını savunmuş ve davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmadığı davada ıslah mümkün değil ise de, ek dava ile alacağın talep edilmesinin mümkün olduğu belirtilmiş ve zamanaşımı itirazı değerlendirilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacı dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmamışsa, bakiye alacağı ek dava ile isteyip isteyemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
    Kısmi davada saklı tutulan alacak bölümü için, gerek kısmi dava karara bağlanmadan önce, gerekse daha sonra, ayrı bir dava açılması da usulen olanaklıdır. Uygulamada bu ayrı davaya ek dava denilmektedir. Yine, kısmi davadan sonra açılan ek davada fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmuş olması ve davacının hukuki yararının bulunması koşullarının birlikte varlığı halinde, birden fazla ek dava açılması da kural olarak mümkündür.
    Bu haliyle kısmî ıslah, ek dava yoluyla elde edilebilecek haklara, mevcut dava içerisinde, daha basit, daha az masrafla ve daha kısa süre içerisinde kavuşma olanağı tanıyan ve bu yönüyle adeta ek dava açma yoluna alternatif oluşturan bir yapıdadır. Dolayısıyla, kısmi davanın davacısı, ek dava açmak veya kısmî ıslah yoluna gitmek konusunda seçimlik hakka sahiptir.
    Kısmî ıslah yoluyla müddeabbihin artırılabilmesi olanağı, bir anlamda, artırıma konu kısmın ek dava yoluyla istenilmesinin alternatifi niteliğinde bulunduğundan; kısmi davadaki ıslah ile, bu yola gidilmeyip ek dava açılması halleri, davacıya aynı hak ve olanakları tanıyan seçimlik yollar olduğundan, usul hukuku açısından sonuçlarının da aynı olması gerekir ve beklenir.
    Bir davanın kısmi dava mı, yoksa tam dava mı olduğu, özellikle dava dilekçesinin istem sonucu bölümünde, “fazlaya ilişkin hakların saklı tutulup tutulmadığı” ile ilgilidir. Davacı bu yada benzeri ifadeleri kullanmışsa, “kısmi dava” açtığı sonucuna varılır. Davacının bu yolda bir beyanda bulunmaksızın açtığı dava ise bir “tam dava”dır. Fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmaması halinde, geriye kalan haktan zımnen feragat edilmiş sayılır. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nin 15.01.2014 tarih, 2013/9-2190 Esas- 2014/4 Karar sayılı kararı da bu yöndedir.)
    Somut olayda; davacı 09.02.2011 tarihinde, mülga 1086 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu döneminde, ... 3. İş Mahkemesi"nin 2011/76 esas sayılı dosyası ile açtığı davada 1.500,00 TL ihbar tazminatı, 1.000,00 TL yıllık izin ücreti ve 1.350,00 TL fazla mesai ücreti alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir. Anılan dosyada bilirkişi raporunun alınmasından sonra dava değeri ıslah yolu ile artırılmış ve mahkemece bu doğrultuda hüküm kurulmuştur. Karar temyiz üzerine Dairemizin 30.04.2014 tarih, 2013/9815 esas-2014/10616 karar sayılı ilamı ile; "Davacı tarafından kısmi dava açıldığını gösteren fazlaya ilişkin haklarını saklı tuttuğuna, şimdilik alacağının bir kısmını talep ettiğine dair ifadeler kullanılmamıştır. Bu durumda Yargıtay uygulamasına göre dava tam olarak kabul edildiğinden ıslah ile artırılan talepler dikkate alınarak davacının taleplerinin hüküm altına alınması yerinde değildir." gerekçesi ile bozulmuştur. Bozma ilamına uyularak kurulan hüküm Dairemizce onanarak kesinleşmiştir.
    Davacı bu defa, anılan dosyada hesaplanan bakiye fazla çalışma ücreti alacağının ek dava yolu ile davalıdan tahilini talep etmektedir. Ancak davacı, ... 3. İş Mahkemesi"nin 2011/76 esas sayılı dosyasında, talep konusu alacağa ilişkin fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmadığı gibi, davayı kısmi dava olarak da açmamıştır. Dava konusu yapmadığı ve saklı tutmadığı kısımlardan zımnen vazgeçmiş ve isteklerini bu miktarla sınırlandırmıştır. (YHGK.nun 2004/4-200E. 2004/227 K ve 15.01.2014 tarih, 2013/9-2190 E- 2014/4 K )
    Davacı, dava konusu yapmadığı ve saklı tutmadığı kısımlardan zımnen vazgeçmiş sayılacağından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 18.04.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi