Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2012/1-504
Karar No: 2012/792
Karar Tarihi: 14.11.2012

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2012/1-504 Esas 2012/792 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, kayden bağımsız bölüm maliki oldukları kat irtifakı kurulu taşınmazda projeye aykırı olarak tadilat yapıldığını ileri sürerek el atmanın önlenmesini ve taşınmazın projeye uygun hale getirilmesini istemişlerdir. Mahkeme, davalıların müdahalesinin haksız olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak, davalılar vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 1. Hukuk Dairesi kararı görev noktasından bozmuştur. Yeniden yapılan yargılama sonunda mahkemece, önceki kararda direnilmiştir. Hukuk Genel Kurulu, mahkemenin göreve ilişkin direnme kararının yerinde olduğunu belirtmiş, ancak davalıların işin esasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 1. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar vermiştir.
Kanun Maddeleri:
- 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu ve bu kanuna eklenen 2814 sayılı kanunun 1. maddesi
- 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 25/III. Maddesi
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 23/2. Maddesi
- 6217 sayılı Kanun'un 30. Maddesi ve 6100 sayılı Hukuk M
Hukuk Genel Kurulu         2012/1-504 E.  ,  2012/792 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Eskişehir 2.Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 01/11/2011
    NUMARASI : 2011/420 E-2011/511 K.

    Taraflar arasındaki “El Atmanın Önlenmesi” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Eskişehir 2.Asliye Hukuk Mahkemesi"nce verilen davanın kabulüne dair 19.10.2010 gün ve 2010/479 E - 2010/653 K sayılı kararın incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 1.Hukuk Dairesinin 20.06.2011 gün ve 2011/6809 E – 7196 K sayılı ilamı ile:
    (...Dava, bağımsız bölüm ve ortak alanlara elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; çekişmeye konu 1, 2, 3, 4, 5, 7, 10, 11 ve 12 numaralı bağımsız bölümlerde tarafların 1/3"er oranda paydaş oldukları, davacının bu bağımsız bölümlerde ve ortak alanlarında projeye aykırı olarak tadilatlar yapıldığını ileri sürerek, eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır.
    İddianın ve savunmanın bu içeriğine göre; taraflar arasındaki uyuşmazlığın 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği, aynı Yasanın 2814 sayılı Yasa ile eklenen 1.maddesinde "...değeri ne olursa olsun Kat Mülkiyeti Kanununun uygulanmasından doğan her türlü uyuşmazlıkların çözümünün Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevinde bulunduğu" hükmüne yer verilmiştir.
    Somut olayda; çekişmenin bağımsız bölümler ile aynı Yasanın 16, 19.maddesinde öngörülen ortak yerlerle ilgili olduğu sabittir. O halde, ihtilafın; 634 sayılı Kat Mülkiyeti Yasasından kaynaklandığı açıktır. (YHGK’ nun 23.10.2002 tarih, 2002/18–861 esas, 2002/853 karar)
    Bu durum karşısında mahkemece çekişmenin Sulh Hukuk Mahkemesinin görevi kapsamında olduğu gözetilmek suretiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru değildir...)
    gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

    TEMYİZ EDEN: Davalılar vekili

    HUKUK GENEL KURULU KARARI

    Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Dava, kat irtifakı kurulmuş taşınmazdaki bağımsız bölümlere ve ortak alanlara elatmanın önlenmesi ile eski hale getirme isteğine ilişkindir.
    Davacılar, kayden bağımsız bölüm maliki oldukları kat irtifakı kurulu ...da ...parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan 1, 2, 3, 4, 5, 7 ve 10 numaralı bağımsız bölümler üzerinde projeye aykırı olarak tadilat ve eklentiler yapıldığını ileri sürerek elatmanın önlenmesive taşınmazın projeye uygun hale getirilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, davalıların müdahalesinin haksız olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Davalılar vekilinin temyizi üzerine Özel Dairece; yukarıda başlık bölümünde yer alan gerekçelerle, karar görev noktasından bozulmuş; bozma nedenine göre sair hususlar incelenmemiştir.
    Yerel Mahkemece; “Eskişehir 1.Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından verilen 30.07.2009 tarih, 2009/335 esas ve 2009/1356 karar sayılı görevsizlik kararının Yargıtay 18.Hukuk Dairesinin 05.04.2010 tarih, 2009/11806 esas ve 2010/5223 sayılı kararı ile onandığı, bu surette 1086 sayılı HUMK.nun 25/son ve 6100 sayılı HMK.nun 23 ve Geçici 3.maddesi hükümleri gereğince, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu hususunun hukuken kesinleştiği, bu durumda mahkememizce yeniden görevsizlik kararı verilmesinin olanaklı olmadığı” gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir.
    Özel Daire ile yerel mahkeme arasındaki uyuşmazlık; daha önce görevsizlik kararı verilmesi ve dosyanın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmesi sonucu görevli olduğu belirlenen mahkemenin, görevsiz olduğu konusunda yeniden irdeleme yapılarak bozma yapılıp yapılamayacağı noktasında toplanmaktadır.
    Öncelikle konuya ilişkin yasal düzenlemelerin irdelenmesinde yarar vardır:
    1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 25/III.maddesinde;“Yargıtay’ca verilen merci tayini kararları ile temyiz incelemesi sonucu kesinleşen göreve veya yetkiye ilişkin kararlar, davaya ondan sonra bakacak mahkemeyi bağlar.” hükmü yer almaktadır.
    Anılan yasa maddesinin hükümet gerekçesinde ise; “25"inci maddede yapılan değişiklikle kesinleşen göreve ve yetkiye ilişkin kararların yeniden temyiz incelemesine sunularak yargı merciinin tayininde uygulamada müşahade edilen gecikmeleri bertaraf etmek için yeni bir düzenlemeye gidilmiştir. Bu düzenlemeye göre, göreve ve yetkiye ilişkin mahkeme kararları temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleştiği takdirde, görevli veya yetkili mahkemeyi Yargıtay belirleyecektir. Diğer bir deyişle Yargıtay iki mahkeme arasında çıkan görev ve yetki uyuşmazlığını halledecektir. Yargıtay’ca verilen merci tayini kararları ile temyiz incelemesinden geçerek kesinleşen göreve ve yetkiye ilişkin kararlar daha sonra bakacak mahkemeyi bağlayacağı cihetle bu konuda görev veya yetki uyuşmazlığının söz konusu olmayacağı açıktır.” ifadelerine yer verilmiştir.
    Bu konuda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 23/2.maddesinde de;"Bölge adliye mahkemesince veya Yargıtay’ca verilen yargı yeri belirlenmesi ile kanun yolu incelemesi sonucunda kesinleşen göreve veya yetkiye ilişkin kararlar, davaya ondan sonra bakacak mahkemeyi bağlar." şeklinde benzer bir düzenlemeye yer verilmiştir.
    Bu durumda, mahkeme temyiz incelemesi sonucu kesinleşmiş olan bu görevsizlik kararı ile bağlı olup (HUMK 25/III-HMK 23/2), görevsiz olduğu kanısına varsa bile, davayı görmeye devam eder. (Prof.Dr.B.. K..; Hukuk Muhakemeleri Usulü 6.Baskı; 2001; cilt.1; s.659, 665, vd.)
    Nitekim, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 22.11.2006 gün ve 2006/13-742 E-743 K.; 22.02.2012 gün ve 2011/1-768 E.-2012/96 K. sayılı Kararlarında da aynı hususlara işaret edilmiştir.
    Hal böyle olunca; Yerel Mahkemenin artık Yargıtay’ın göreve ilişkin bozma yapamayacağı yönündeki direnme kararı yerindedir.
    Ne var ki, davalılar vekilinin işin esasına yönelik temyiz itirazları Özel Dairece incelenmediğinden, bu yönde inceleme yapılmak üzere dosyanın Dairesine gönderilmesi gereklidir.
    S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle, göreve ilişkin direnme kararı yerinde olup, davalılar vekilinin işin esasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 1.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 6217 sayılı Kanunun 30.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı HUMK"un 440.maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.11.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.

     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi