Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/14907
Karar No: 2017/3981

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/14907 Esas 2017/3981 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/14907 E.  ,  2017/3981 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Kütükçü mahallesi 8323 ada 19 parsel sayılı, 263 m² yüzölçümlü taşınmaz arsa niteliğiyle davalı adına tapuda kayıtlıdır.
    Davacı Hazine vekili, taşınmazın 1989 yılında kesinleşen 2/B madde uygulaması sonucu Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı iddiasıyla tapu kaydının iptali ve orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece, davanın kabulüne, taşınmazın tapu kaydının iptali ile Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm 01.02.2007 tarihinde ilânen tebliğ edilerek kesinleştirilmiş, davalı vekili 10.11.2015 tarihli temyiz dilekçesi vermiş ise de; mahkemenin 10.11.2015 tarihli ek kararıyla temyiz talebinin süre yönünden reddine karar verilmiş, ek karar süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen tahdide dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Yörede 1946 yılında 3116 sayılı Kanuna göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, 1989 yılında yapılıp kesinleşen aplikasyon ve 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
    Davacı Hazine tarafından açılan tapu iptali ve tescil davası sırasında; davalının çekişmeli taşınmazın bulunduğu ... mahallesinde tanınmadığından bahisle mahkemece, dava dilekçesi de dahil olmak üzere bütün tebligatlar ilânen yapılmıştır.
    İlanen tebligatın şartları ve usûlü 7201 sayılı Tebligat Kanununun 28 ve 31. maddelerinde düzenlenmiş bulunmaktadır. Bu hükümlere göre adresi meçhul olanlara ilânen tebligat yapılmalıdır. Adresin meçhul olması halinde keyfiyet tebliğ memuru tarafından mahalle veya köy muhtarına şerh verdirilmek suretiyle tespit edilir. Bununla beraber tebliği çıkaran merci muhatabın adresini resmî veya özel daire ve müesseselerden gerekli gördüklerine sorar ve zabıta vasıtasıyla tahkik ve tespit ettirir. (Tebligat Kanunu m. 28/1-3). İlân alakalıların ıttılaına en emin bir şekilde vasıl olacağı umulan ve varsa tebliği çıkaran merciin bulunduğu yerde yayınlanan bir gazetede yapılır. (Tebligat Kanunu m. 29/1). Tebliğ olunacak evrak ve ilan sureti, tebliği çıkaran merciin herkesin kolayca görebileceği bir yerine de asılır (Tebligat Kanunu m. 29/1-2).
    Somut olayda, kendisine ilânen tebligat yapılan davalının adresi resmî ve özel mercilerden (PTT’den, belediyeden, nüfustan, seçim kurulundan, bankalardan, tapudan, vergi dairesinden, askerlik şubesinden) gereği gibi araştırılmamış, kolluk araştırması ile yetinilerek, sonucunda ilânen tebligat yoluna gidilmiştir. Bu durumda yapılan ilânen tebligatın geçersiz olduğunun kabulü gerekir. Savunma hakkı ile sıkı sıkıya ilişkili olan adres araştırmasının sınırlı tutulmasının hakkın kısıtlanmasına yol açacağı kuşkusuz olduğundan mahkemenin 10.11.2015 tarihli ek kararı yerinde değildir.
    O halde, mahkemece davalının usûlünce adres araştırması yapılarak davaya katılımının sağlanması, bu mümkün olmadığı takdirde ilânen tebliğ yoluna gidilmesi gerekirken, yeterince araştırma yapılmadan bu yolun izlenmiş olması doğru olmayıp savunma hakkının kısıtlanması sonucunu doğuracağından yerel mahkeme hükmünün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; mahkemenin 10.11.2015 günlü ek kararın kaldırılmasına ve davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 04/05/2017 günü oy birliği ile karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi