6. Ceza Dairesi 2015/8804 E. , 2016/1912 K.
"İçtihat Metni"Silahsız suç örgütüne üye olmak ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından sanık ..."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 220/2, 109/2, 109/3-b ve 62.maddeleri gereğince 10 ay hapis ve 3 yıl 4 ay hapis cezaları ile cezalandırılmasına dair ...Ağır Ceza Mahkemesinin 16/02/2012 tarihli ve 2010/88 esas, 2012/22 sayılı kararının Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 06/11/2013 tarihli ve 2012/24421 esas, 2013/21962 sayılı ilamı ile onanmasını müteakip, sanık müdafi tarafından yapılan yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine ilişkin ... Ağır Ceza Mahkemenin 06/05/2015 tarihli ve 2015/427 değişik iş sayılı kararına karşı sanık müdafi tarafından yapılan itirazın reddine ilişkin ... Ağır Ceza Mahkemesinin 27/05/2015 tarihli ve 2015/665 değişik iş sayılı kararına karşı ... Bakanlığının 18/09/2015 gün ve 2015-19215/61664 sayılı kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 08/10/2015 gün ve KYB/2015/326077 sayılı ihbar yazısı ile infaz dosyası 16/11/2015 tarihinde Dairemize gönderilmekle incelendi:
Anılan Yazıda;
... Ağır Ceza Mahkemesinin 16/02/2012 tarihli ve 2010/88 esas, 2012/22 sayılı kararı ile sanık hakkında örgüte üye olmak, yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkumiyet kararı verildiği, Yargıtay 6.Ceza Dairesince yağma suçu yönünden kararın bozulduğu, diğer yönlerden sanık hakkındaki hükmün onandığı, sanık müdafii tarafından verilen 29/06/2015 tarihli kanun yararına bozma dilekçesinde özetle, müvekkili sanığın mağdur...’na yönelik hürriyeti tahdit ve yağma eylemlerine katılmadığı, olay sırasında mağdurun yanında bulunmaktan başka bir eylemi olmadığı, sanığın mağdurun arkadaşı olduğu, mağdurun kolluk tarafından alınan beyanında da sanığın kendisine karşı gerçekleştirilen hakaret, tehdit ve zorla senet alma eylemlerine katılmadığına dair savunmada bulunduğu, yargılama aşamasında dinlenmeyen ve tanık sıfatıyla beyanda bulunmak istediğini belirten mağdurun babası ..."ın mahkemeye sundukları dilekçelerinde de bu hususu doğruladıkları, tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, yargılamanın yenilenmesi talebi olarak ileri sürülen delillerin 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 318 ilâ 321. maddeleri uyarınca yargılamanın yenilenmesini
gerektirecek mahiyette olup olmadıklarının tespiti bakımından, kabule değer görülerek, toplanacak diğer delillerle birlikte değerlendirildikten sonra, yargılamanın yenilenmesinin kabul veya reddine karar verilmesinin uygun olacağı gözetilmeden, itirazın bu yönden kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiş olduğundan bahisle 5271 sayılı CMK’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması) Dairemizden istenilmiş ise de;
TÜ R K M İ L L E T İ A D I N A
...Ağır Ceza Mahkemesi"nin 16/02/2012 gün, 2010/88 esas ve 2012/22 karar sayılı ilamı ile hükümlü ... hakkında, suç örgütüne üye olmak ve yakınan ..."na yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan mahkumiyet hükmü, Dairemizin 06/11/2013 gün, 2012/24421 esas ve 2013/21962 karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleşmiştir.
Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 311. maddesine göre, kesinleşmiş hükümle sonuçlanmış bir dava;
a-) Duruşmada kullanılan ve hükmü etkileyen bir belgenin sahteliğinin anlaşılması,
b-) Yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek biçimde hükümlü aleyhine kasıt veya ihmal ile gerçek dışı tanıklıkta bulunduğu veya oy verdiğinin anlaşılması,
c-) Hükme katılmış olan hakimlerden birinin, hükümlünün neden olduğu kusur dışında aleyhine ceza kovuşturmasını veya bir cezayla mahkumiyetini gerektirecek biçimde görevlerini yapmada kusur etmiş olması,
d-) Ceza hükmünün, Hukuk Mahkemesi"nin bir hükmüne dayandırılmış olup da bu hükmün kesinleşmiş diğer bir hükümle ortadan kaldırılması,
e-) Yeni olaylar veya yeni deliller ortaya konulup bunlar yalnız başına veya önceden sunulan delillerle birlikte göz önüne alındıklarında sanığın beraatini veya daha hafif bir cezayı içeren kanun hükmünün uygulanmasıyla mahkum edilmesini gerektirecek bir nitelikte olması,
f-) Ceza hükmünün Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Protokollerinin ihlali suretiyle verildiğinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararıyla tespit edilmiş olması,
Hallerinde hükümlü lehine olarak yargılanmanın yenilenmesi yoluyla tekrar görülür.
Hükümlü savunmanı 30/04/2015 havale tarihli dilekçesinde özetle; “hükümden sonra dilekçe ile beyanda bulunan ... isimli kişiler ile yakınan ..."nun yargılama aşamasındaki ifadeleri birlikte değerlendirildiğinde; hükümlü ... ile yakınanın arkadaş oldukları ve yakınanın, araca zorla değil kendi rızası ile bindiğinin ortaya çıkacağını” belirterek yargılanmanın yenilenmesi talebinde bulunmuştur.
... Ağır Ceza Mahkemesi, 06/05/2015 tarihli kararı ile “hükümlü savunmanının talebine konu hususların yargılama ve temyiz aşamasında değerlendirildiği” gerekçesiyle yargılanmanın yenilenmesi talebinin reddine karar vermiş, bu karara yönelik yapılan itiraz ise kanun yararına bozma istemine konu olan ...Ağır Ceza Mahkemesi"nin 27/05/2015 gün ve 2015/665 değişik iş sayılı kararı ile reddedilmiştir.
Dosya incelendiğinde; hükümlü savunmanı tarafından iddia edilen hususların, ortaya konulan yeni olaylar yahut yeni delil niteliği taşımadığı, bu durumda yargılamanın yenilenmesine ilişkin talebin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik olmadığından, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın talebinin reddine karar verilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Hükümlü savunmanı tarafından sunulan delil 5271 sayılı Yasanın 311/1-e hükmünün uygulanmasını gerektirecek nitelikte olmadığından, ...Ağır Ceza Mahkemesi"nin 27/05/2015 gün ve 2015/665 değişik iş sayılı kararına yönelik Kanun Yararına Bozulması talebinin REDDİNE, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na İADESİNE, 17/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.