MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Gereği görüşülüp düşünüldü:
Taş ocağında ele geçirilen 04.06.2011 tarihli uzmanlık raporunda ANFO olarak bilinen ve Amonyum Nitrat+mazot karışımı olduğu tespit edilen 7 adet her biri 740 gram gelen patlayıcı madde, yine aynı tarihli uzmanlık raporunda patlayıcı maddeleri ateşlemek için kullanıldığı tespit edilen 15 adet elektrikli kapsül, her biri 50 kg olmak üzere 5 adet torbada bulunan toplam 250 kg amonyum nitrat ve 14 adet delik içerisinde çıkarılması mümkün olmayan miktarı tespit edilemeyen patlayıcı madde TCK’nın 174/3 maddesi kapsamında önemsiz tür ve miktarda sayılamayacağından tebliğnamedeki bozma görüşüne iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre sanıklar müdafinin şuçun unsurlarının oluşmadığı, suça konu maddelerin vahamet takdirinin yapılmadığına ilişkin ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, sanıklar ... ve ... yönünden oybirliğiyle, sanıklar ... ve ... yönünden ise oyçokluğuyla hükümlerin ONANMASINA, 27.02.2020 gününde karar verildi.

KARŞI OY

Sanıklar ... ve ..."ün diğer sanıkara ait taş ocağında işçi olarak çalıştıkları, savunmalarında patlayıcı maddelerin izinsiz olarak bulundurulduğu hususunda bilgilerinin olmadığını ifade ettikleri anlaşılmıştır. Sanıkların işçi olarak çalışmaları nedeniyle çalışma ruhsatı, patlayıcı madde bulundurmaya ilişkin ruhsat gibi konularda bilgi sahibi olmalarının mümkün olmadığı gibi, bunları sormaları da beklenemez.
Bu nedenle sanıklar ... ve ..."ün patlayıcı maddelerin izinsiz olarak işyerinde bulundurulduğunu bildiklerine ilişkin mahkumiyetlerine yeterli, her türlü kuşkudan uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı tüm dosya kapsamından anlaşılmakla, bu sanıklar yönünden verilen mahkumiyet kararlarının bozulması gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun kararına katılmak mümkün olmamamıştır. 27.02.2020