12. Ceza Dairesi 2018/7232 E. , 2019/2268 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : CMK’nın 231/11. maddesi uyarınca hükmün açıklanması ile TCK’nın 179/3, 2, 62, 53/1-a, c, d, e, 2, 3. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 179/3, 2, 62, 53. maddeleri gereğince 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca 5 yıllık denetim süresine tâbi tutulmasına dair Fethiye 3.Sulh Ceza Mahkemesinin 17.01.2014 tarihli ve 2013/99 Esas, 2014/40 Karar sayılı kararının 29.01.2014 tarihinde keşinleşmesini müteakip sanığın denetim süresi içerisinde 12.07.2015 tarihinde trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunu işlediği ve Fethiye 6. Asliye Ceza Mahkemesinin bu suçtan sanığın mahkumiyetine karar verdiği, hükmün 23.12.2015 tarihinde kesinleştiği ve ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına dair Fethiye 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 10.02.2016 tarihli ve 2016/3 Esas, 2016/142 Karar sayılı ilamını kapsayan dosya incelendi:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141 ve 5271 sayılı CMK"nın 34. maddeleri uyarınca bütün mahkeme kararlarının, karşı oy da dahil olmak üzere gerekçeli olarak yazılmasının zorunlu olduğu, gerekçede, hükmün dayanaklarının akla, hukuka ve dosya içeriğine uygun olarak açıklanması, Ceza Muhakemesi Kanununun 230. maddesinde ise, hükmün gerekçesinde suç oluşturduğu kabul edilen eylemin gösterilmesi, bunun nitelendirmesinin yapılması, Ceza Kanununda öngörülen sıra ve esaslara göre cezanın ve ayrıca cezaya mahkûmiyet yerine veya yanı sıra uygulanacak güvenlik tedbirinin belirlenmesi, cezanın ertelenmesine, hapis cezasının adli para cezasına veya tedbirlerden birine çevrilmesine ya da ek güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına veya bu hususa ilişkin istemlerin kabul veya reddine dair dayanakların gösterilmesinin zorunlu olduğunun belirtildiği, yasal, yeterli ve geçerli bir gerekçeye dayanılmadan karar verilmesi, yasa koyucunun amacına uygun düşmeyeceği gibi, uygulamada da keyfiliğe yol açacağı, bu itibarla keyfiliği önlemek, tarafları tatmin etmek, sağlıklı bir denetime olanak sağlamak bakımından, hükmün gerekçeli olmasında zorunluluk bulunduğu, hükmün gerekçeyi ihtiva etmemesinin 1412 sayılı Kanunun 308/7 ve 5271 sayılı CMK"nın 289/1-g bendi uyarınca hukuka kesin aykırılık halini oluşturacağı, incelenen dosya kapsamından; sanığa atılı suçun ne olduğu, sübut delilleri irdelenmeksizin, yalnızca önceki hükmü atıf yapılarak yazılı şekilde gerekçesiz olarak mahkumiyete ilişkin hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, 19.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.