Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/351
Karar No: 2020/1307
Karar Tarihi: 13.02.2020

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2020/351 Esas 2020/1307 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2020/351 E.  ,  2020/1307 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi



    Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesi kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
    Borçlu vekilinin sair fesih nedenleri yanında, müvekkiline yapılan satış ilanı tebliğ işleminin usulsuz olduğunu da ileri sürerek ihalenin feshine karar verilmesini istediği; ilk derece mahkemesince borçlu şirketin tasfiye memuruna yapılan satış ilanı tebliğ işleminin usulsüz olduğu ve bu hususun tek başına fesih sebebi olduğu gerekçesiyle ihalenin feshine karar verildiği, alacaklı tarafından ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, borçlu vekili bulunmadığından lehine vekalet ücretine hükmedilemeyeceğinden ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmiştir.
    İİK"nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi ise başlı başına ihalenin feshi sebebidir.
    7201 Sayılı Tebligat Kanunu"nun “Aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçiye tebligat” başlıklı 16. maddesinde; “Kendisine tebliğ yapılacak kişi adresinde bulunmazsa tebliğ kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır” hükmü, Tebligat Kanunu"nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 25. maddesinde ise; “Kendisine tebligat yapılacak kişi adresinde bulunmazsa tebliğ, kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır” düzenlemesi yer almaktadır.
    Somut olayda borçlu şirketin, 01/12/2017 tarihinde tasfiye haline girdiği ve borçlu şirkete, diğer borçlu ..."nun tasfiye memuru olarak atandığı görülmüştür. Borçlu şirket adına tasfiye memuru sıfatı ile diğer borçlu ..."ya 17.08.2018 tarihinde yapılan satış ilanı tebliği usulsüz olup mahkeme kararı bu yönüyle yerinde ise de; dosyada mevcut tasfiye memuru ..."ya 2 kez gönderilen satış ilanının, 01.09.2018 tarihinde, "muhatap o anda işte olması sebebiyle muhatap yerine muhatap ile birlikte aynı konutta ve sürekli oturduğunu beyan eden görünüşe göre 18 yaşını bitirmiş (teb. k. m. 22)ve ehliyeti olan..."" şerhiyle yapıldığı, eşi eşi... tarafından imzlandığı, tebligat zarfında ayrıca “... Ahşap ve Plastik Doğ. Ltd. Şti. tasfiye memuru” sıfatı da yazılarak gönderildiği, anılan tebligatın bu haliyle yukarıda yapılan açıklamalar ışığında Tebligat Kanunu 16. maddesine göre, usulüne uygun olduğu anlaşılmıştır.
    O halde; borçlunun satış ilanı tebliğ işleminin usulsüz olduğuna dair iddiasının yerinde olmadığı, başkaca ihalenin feshi nedenleri de bulunmadığından ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde ihalenin feshi yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi"nin 11.11.2019 tarih ve 2019/1734 Esas-2019/1776 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK"nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK"nun 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 13/02/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi