19. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/3924 Karar No: 2019/1345 Karar Tarihi: 05.03.2019
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/3924 Esas 2019/1345 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davanın tarafları arasında bonoya dayalı bir takip davası görülmüş, ancak davalının itirazı üzerine durmuştur. Davacı vekili, itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme, davacının iddialarını kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak Daire'nin bozma kararında, davacının alacağının ispatlandığı ve davalının bononun ödendiği veya bedelsiz olduğu iddiasını yazılı delillerle ispat etmesi gerektiği belirtilmiştir. Davacı, daha önce kendi hissesini davalıya sattığını ancak resmi satışın gerçekleşmediğini beyan etmiş olup, dava konusu senedin taraflarca ortak satın alınan taşınmazla ilgili olmadığı anlaşılmıştır. Yerel mahkeme kararı doğru bulunmuş ve Daire'nin bozma kararı kaldırılmıştır. Kanun maddeleri detaylı bir şekilde belirtilmemiştir.
19. Hukuk Dairesi 2017/3924 E. , 2019/1345 K.
"İçtihat Metni"
19. HUKUK DAİRESİ MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vek. Av. ... ile davalı ... vek. Av. ... arasında görülen dava hakkında ...(...) 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 19/01/2016 tarihli ve 2014/700-2016/35 E.-K. sayılı hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 27/03/2017 tarihli ve 2016/7476 - 2017/2475 E.-K. sayılı ilamına karşı davalı vekili tarafından süresi içinde karar düzeltme yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, zamanaşımına uğramış bonoya dayalı başlattığı takibin davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiş, mahkemece davacının dinlettiği tanık beyanlarıyla davalı ile arasındaki alt ilişkiyi yani birlikte bir taşınmaz alındığı, ancak taşınmazın davalı adına tescil edildiği, senedin de buna mukabil verildiği iddiasını kanıtlayamadığı gerekçesiyle ispat edilemeyen davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 27/03/2017 tarihli ve 2016/7476 - 2017/2475 E.-K. sayılı kararı ile "...Dinlenen davacı ve davalı tanıklarının beyanlarından dava konusu bononun taraflarca ortak satın alınan 734 ada, 60 parsel numaralı taşınmazdan kaynaklanan alacağa ilişkin olduğu anlaşılmış olup, davacı alacağının ispatlanmış olması nedeniyle davalının ancak söz konusu bononun bedelinin ödendiği veya bedelsiz olduğu iddiasının yazılı delille ispatı gerekir..." gerekçesi ile bozulmuş ise de, davacı asil 12/05/2015 tarihli celsede; "1996 yıllarında ben davalı ağabeyim ile beraber Yenibağlar mevkiinde bulunan tarlayı ..."ndan yarı yarıya satın almıştım, ikimizinde payları 11 evlekti toplam 22 evlekti, tarlanın toplam büyüklüğü 29 evlekti, 7 evleğini de ... bizden önce ... isimli şahsa satmış, Tapuda 15 evlek davalı ağabeyim adına kalan 14 evleğin 7"si benim 7"side ... adına tapuya tescil edildi. Ben 2007 yılında bana ait hisseyi yani toplam 11 evleği ağabeyime 22000 TL"ye sattım karşılığında senet aldım. Ancak sonradan davalı senetten caydı, senet bedelini ödemediği için tapudada ben payımı devretmedim, sonradan senedi ver dedi. Ben 4 evlek hissem ne olacak dedim. Tarlayı 20 yıl boyunca davalı kullandı" şeklinde beyanda bulunduğu ve davacının kendisine ait hisseyi 16/10/2007 tarihinde dava dışı Yusuf Kaya"ya tapuda satıp tescil ettirdiği dosya kapsamından anlaşılmıştır. Davacının az evvel belirtilen 12/05/2015 tarihli celsede verdiği beyanı gözetildiğinde, davacının davaya konu zamanaşımına uğramış senedi taraflarca ortak satın alınan 734 ada, 60 parsel numaralı taşınmazdan kaynaklanan alacağa ilişkin olarak değil de 2007 yılında kendi hissesini davalıya haricen sattığı için aldığı ancak tapuda resmi satışın gerçekleşmediği bu itibarla davacının davasında haksız olduğu yerel mahkeme kararının doğru olduğu anlaşılmakla davalı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 27/03/2017 tarihli ve 2016/7476 - 2017/2475 E.-K. sayılı kararının kaldırılarak yerel mahkeme kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulüne, Dairemizin 27/03/2017 tarihli ve 2016/7476 - 2017/2475 E.-K. sayılı bozma kararının kaldırılarak yerel mahkeme kararının ONANMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 05/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.