Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/14892
Karar No: 2018/2169
Karar Tarihi: 29.03.2018

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/14892 Esas 2018/2169 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Bu mahkeme kararı, tapu kadastro sonucu belirlenen bir taşınmazın sahipliği konusunda açılan dava ile ilgilidir. Davacı, taşınmazın bir kısmının kendisine ait olduğunu iddia ederken, davalı ise tamamının kendisine ait olduğunu savunmuştur. Mahkeme, taşınmazın taksim edilip edilmediği konusunda yeterli delil toplayamadığından, hükümün bozulmasına karar vermiştir. Kanun maddeleri olarak da 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 15. maddesi ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 31. maddesi belirtilmiştir.
16. Hukuk Dairesi         2015/14892 E.  ,  2018/2169 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ



    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 143 ada 9 parsel sayılı 200,45 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... ve ... adına tespit ve tescil edilmiş, daha sonra satın alma nedeniyle davalı ... adına tescil edilmiştir. Davacı ..., irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın bir bölümüne yönelik tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile çekişmeli 143 ada 9 parsel sayılı taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile fen bilirkişileri tarafından hazırlanan 03.03.2015 tarihli rapor ve eki haritada (A) harfiyle gösterilen 62,25 metrekare yüzölçümündeki bölümün davacı ... adına, taşınmazın geriye kalan ve (B) harfiyle gösterilen 138,20 metrekare yüzölçümündeki bölümün davalı ... adına, tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, çekişme konusu 143 ada 9 parsel sayılı taşınmaz ile dava konusu olmayan 143 ada 10 parsel sayılı taşınmazın evvelinde bütün olduğu, taşınmazların tarafların müşterek murisi .....dan intikal ettiği ve mirasçılar arasında terekesinin taksim edilmesi sonucunda çekişme konusu 143 ada 9 parsel sayılı taşınmazın (A) harfiyle gösterilen bölüm ile dava konusu olmayan 143 ada 10 parsel sayılı taşınmazın davacının miras payına isabet ettiği kabul edilmek sureti karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli değildir. Davacı taraf dava konusu olmayan 143 ada 10 parsel sayılı taşınmaz ile 143 ada 9 parsel sayılı taşınmaz bölümünün müşterek muris ...’dan intikal ettiğini ve terekenin taksim edilmesi sonucunda kendine verildiğini iddia etmiş; davalı taraf ise çekişmeli taşınmaz bölümünün müşterek muristen intikal ettiği, ancak murisin terekesinin mirasçılar arasında taksim edilmediğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Çekişmeli taşınmaz bölümünün müşterek muris ...’dan kaldığı taraflar arasında uyuşmazlık konusu değildir. İhtilaf, 2002 yılında ölümünden sonra muris ... terekesine ait çekişme konusu bölümün geçerli bir şekilde taksim edilip edilmediği, taksim yapılmış ise taşınmaz bölümünün kime düştüğü ve kimin kullanımında olduğu noktasında toplanmaktadır. Ne var ki; mahkemece bu husus yeterince açıklığa kavuşturulmamış, mahallinde yapılan keşifte beyanına başvurulan yerel bilirkişi, taraf tanıkları ile tespit bilirkişileri taksim olgusuna ilişkili çelişkili beyanlarda bulunduğu halde Mahkemece, beyanlar arasındaki çelişki giderilmeden ve yerel bilirkişi ve bir kısım davacı taraf tanıklarının taksim olgusuna ilişkin soyut nitelikteki beyanları ile yetinilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 15. maddesi uyarınca harici paylaşım belgelerle, bilirkişi ve tanık beyanları ile kanıtlanabilir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 31. maddesi uyarınca hakimin davayı aydınlatma görevi kapsamında, doğru sonuca ulaşılabilmesi için; tarafların bildirdikleri ve bildirecekleri tüm deliller toplanmalı, gerektiğinde taraflar arasındaki mirasçılık ilişkisini ve paylaşma olgusunu bilebilecek aynı yerdeki şahıslar arasından mahalli bilirkişi araştırması yapılarak ve bu yönde taraflara tanık bildirme imkanı verilerek mahallinde yeniden keşif icra edilmelidir. Keşif sırasında yerel bilirkişiler ve tarafların bildirdikleri ya da bildirecekleri tüm tanıklar ayrı ayrı dinlenilip bu şahıslardan çekişmeli taşınmaz bölümünün ortak murisin ölümünden sonra taksime tabi tutulup tutulmadığı, taksime tabi tutulmuş ise kime isabet ettiği, taraflara birlikte ya da ayrı ayrı isabet edip etmediği, çekişmeli taşınmaz bölümünün kim tarafından ne suretle kullanıldığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri arasında doğabilecek çelişkiler, gerektiğinde yüzleştirme yapılarak yöntemince giderilmeye çalışılmalı, fen bilirkişisinden keşfi takibe imkan verir rapor alınmalı, bundan sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Belirtilen şekilde araştırma ve inceleme yapılmadan yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı ... temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 29.03.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi