2. Ceza Dairesi 2016/19364 E. , 2017/525 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Suça sürüklenen çocuk ... hakkında kamu malına zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Suç tarihi itibariyle 12-15 yaş grubunda olduğu tespit edilen suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK’nın 7/2. maddesi gözetildiğinde suça sürüklenen çocuk lehine düzenleme içeren 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile değiştirilen 5237 sayılı TCK"nın 152/1-a maddesine göre öngörülen cezanın üst sınırına göre aynı Kanunu"un 66/1-e, 66/2, 67/4. maddelerinde öngörülen 6 yıllık zamanaşımının hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın kesinleştiği 19/10/2010 tarihinde duran ancak deneme devresinde işlenen ikinci suçun işlendiği 26/09/2013 tarihinde tekrar işlemeye başlayan olağanüstü zamanaşımının, mahkumiyet kararının verildiği tarihe kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuğun temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan, 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddesi gereğince DÜŞÜRÜLMESİNE,
II- Suça sürüklenen çocuk ve sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Suç tarihinde 12-15 yaş grubunda olduğu anlaşılan suça sürüklenen çocuğun, gece saat 23.10 sıralarında hırsızlık suçunu işlediği ve 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b, 143. maddelerine uyan hırsızlık suçunda, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 11/12/2012 tarih ve 2012/1247 esas ve 2012/1842 karar sayılı kararında da belirtildiği üzere; 5237 sayılı TCK’nın 143. maddesinde düzenlenen “suçun gece vakti işlenmesi”nin suçun daha ağır ceza verilmesini gerektiren nitelikli hâli olması nedeniyle aynı Kanun"un 66/3. maddesi uyarınca dava zamanaşımı sürelerinin hesabında dikkate alındığında, TCK"nın 66/1-d, 66/2 ve 67/4. maddelerine göre hesaplanan 11 yıl 3 aylık zamanaşımı süresinin dolmadığı belirlenerek yapılan incelemede;
1- Türkiye Cumhuriyeti Anayasası"nın 141, 5271 sayılı CMK"nın 34/1., 230. ve 1412 sayılı CMUK"nın 308/7. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde açık ve gerekçeli olması, Yargıtayın bu işlevini yerine getirmesi için gerekçe bölümünde iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin belirtilmesi, mevcut delillerin tartışılıp değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterilmesi, ulaşılan kanaat ve delillerle sonuç arasında bağ kurulması gerektiği gözetilmeden her iki hükümde gerekçesiz hüküm kurulması,
2- Suça sürüklenen çocuğun, suç tarihi itibariyle 15 yaşını bitirmediği anlaşılmakla yaşı nedeniyle suça sürüklenen çocuk hakkında TCK"nın 31/2 maddesi uyarınca 1/2 oranında indirim yapılması gerekirken aynı Kanun"un 31/3. maddesi uyarınca 1/3 oranında indirim yapılarak fazla ceza tayini,
3- Daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olan suça sürüklenen çocuk ... hakkında belirlenen kısa süreli hapis cezasının TCK"nın 50. maddesinin 3. fıkrası gereğince aynı kanun maddesinin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğunun gözetilmemesi,
4- Fiili işlediği sırada 18 yaşını doldurmamış olan suça sürüklenen çocuk hakkında kurulan hükümde, TCK"nın 53. maddesinin 4. fıkrası hükmüne aykırı olarak aynı maddenin 1. fıkrasındaki hak yoksunluklarına hükmolunması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 18/01/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.