10. Ceza Dairesi 2018/2745 E. , 2018/6158 K.
"İçtihat Metni"
Adalet Bakanlığı"nın, 08/05/2018 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkında açılan kamu davası üzerine yapılan yargılama sonucunda, sanığın ayrı ayrı iki kez 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair İznik Asliye Ceza Mahkemesi’nin 13/09/2017 tarihli ve 2017/82 esas, 2017/306 sayılı kararının kanun yararına bozulmasına yönelik talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 15/05/2018 tarihli yazı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Şüpheli hakkında, 16/10/2015 tarihinde işlediği iddia edilen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı İznik Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 2015/1219 soruşturma sayılı dosyasında 14/12/2015 tarihinde TCK’nın 191/2. maddesi uyarınca beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine, bir yıl süre ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği,
2- Aynı şüpheli hakkında bu kez 28/10/2015 tarihinde işlediği iddia edilen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı da ayrı bir soruşturma yürütülerek İznik Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 2015/1307 soruşturma sayılı dosyasında 28/12/2015 tarihinde TCK’nın 191/2. maddesi uyarınca beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine, bir yıl süre ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği,
3- Ancak, daha sonra şüphelinin 10/10/2016 tarihinde tekrar uyuşturucu madde kullanma suçunu işlediği iddiası ile yeni bir soruşturma başlatılması üzerine, şüpheli hakkında daha önce verilmiş olan her iki kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı da kaldırılıp tüm suçlar tek bir dosyada birleştirilerek 07/03/2017 tarihli iddianame ile kamu davası açıldığı,
4- Yapılan yargılama sonucunda İznik Asliye Ceza Mahkemesi’nin 13/09/2017 tarihli ve 2017/82 esas, 2017/306 sayılı kararı ile soruşturma aşamasında ayrı ayrı kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilen 16/10/2015 ve 28/10/2015 tarihli eylemlerin iki ayrı suç olacağı gerekçesi ile sanığın TCK’nın 191 ve 62. maddeleri uyarınca iki kez 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, hükmün yasa yoluna başvurulmadan kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, "Dosya kapsamına göre, şüpheli hakkında İznik Cumhuriyet Başsavcılığının uyuşturucu madde kullanmaktan yürütülen soruşturması sonucunda 14/12/2015 tarihli ve 2015/1219 esas, 2015/37 sayılı dava açılmasının ertelenmesine ilişkin kararını müteakip, anılan Başsavcılık tarafından 2015/1307 soruşturma sayılı dosyadan da aynı nedenle 28/12/2015 tarihli erteleme kararı verildiği ve
şüphelinin iki dosyadan da denetimli serbestlik işlemlerine başlandığı, şüphelinin 14/12/2015 ve 28/12/2015 tarihlerinde uyuşturucu madde kullanmaktan kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verildikten sonra erteleme süresi içerisinde 10/10/2016 tarihinde tekrar uyuşturucu madde kullanma suçunu işlediği, şüpheli hakkında yürütülen dosyaların 2015/1219 soruşturma numarası üzerinde birleştirilerek 07/03/2017 tarihli iddianame ile açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda 16/10/2015 ve 28/10/2015 tarihinde atılı uyuşturucu madde kullanma suçunu işlediğinden bahisle ayrı ayrı 2 kez cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmış ise de;
5237 sayılı Kanun’un 191/5. maddesinde yer alan, "Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz." şeklindeki açıklamalara nazaran, sanık hakkında ihlâl nedeniyle uyuşturucu madde kullanma suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191. maddesi gereğince bir kez mahkûmiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde iki kez mahkûmiyetine karar verilmesinde isabet görülmemiştir." denilerek, İznik Asliye Ceza Mahkemesi’nin 13/09/2017 tarihli ve 2017/82 esas, 2017/306 sayılı kararının bozulması istenmiştir.
C) Konunun Değerlendirilmesi:
Her ne kadar kanun yararına bozma talebinde, sanığın iki kez cezalandırılmasının yasaya aykırı olduğu, bir kez cezalandırılması gerektiği gerekçesi ile bozma talep edilmiş ise de,
UYAP sisteminden yapılan incelemede, sanığın adli sicil kaydında yer alan İznik Asliye Ceza Mahkemesi’nin 15/01/2015 tarihli ve 2014/379 esas, 2015/15 sayılı kararı ile aynı Mahkemenin 03/09/2015 tarihli ve 2014/394 esas, 2015/546 sayılı kararında, sanığın daha önce 17/02/2013 ve 16/02/2014 tarihlerinde işlediği iddia edilen iki ayrı kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu yönünden 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile değişik 5320 sayılı Kanun’un geçici 7/2. maddesi uyarınca TCK’nın 191. maddesi hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve yine bu madde kapsamında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, her iki kararın da kanun yararına bozma talebine konu olan 16/10/2015 ve 28/10/2015 tarihli suçlardan önce kesinleştiği,
Yine adli sicil kaydında yer alan 11/10/2014 tarihli aynı tür başka bir suç yönünden ise İznik Cumhuriyet Başsavcılığı"nca verilmiş olan 22/12/2014 tarihli ve 2014/1104-9 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı bulunduğu, daha sonra koşulları gerçekleştiğinden bahisle bu erteleme kararının kaldırılarak 14/04/2015 tarihli iddianame ile kamu davası açılmış olduğu, ancak yapılan yargılama sonucunda İznik Asliye Ceza Mahkemesi’nin 24/02/2016 tarihli ve 2015/199 esas, 2016/125 sayılı kararı ile yargılama şartı gerçekleşmeden dava açıldığı gerekçesi ile sanık hakkında 22/12/2014 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile uygulanan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin devamına karar verildiği ve kararın yasa yolu incelemesinden geçmeksizin kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
Bu nedenle, öncelikle kanun yararına bozma talebine konu olan 16/10/2015 ve 28/10/2015 tarihli suçların, sanık hakkında daha önceden verilmiş olan bir tedavi ve/veya denetimli serbestlik kararının infazı esnasında işlenip işlenmediği ve bu kapsamda TCK’nın 191/5. maddesi uyarınca yargılama şartı bulunup bulunmadığı hususunda kanun yararına bozma isteğinde bulunulup bulunulmayacağının takdiri için dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
D) Karar :
Açıklanan nedenlere göre; kanun yararına bozma talebine konu olan 16/10/2015 ve 28/10/2015 tarihli suçlar yönünden TCK’nın 191/5. maddesi uyarınca yargılama şartı bulunup bulunmadığı hususunda kanun yararına bozma isteğinde bulunulup bulunulmayacağının takdiri için dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na GÖNDERİLMESİNE, 17.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.