
Esas No: 2016/8305
Karar No: 2018/7110
Karar Tarihi: 20.09.2018
Vergi usul kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/8305 Esas 2018/7110 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi usul kanununa muhalefet
HÜKÜM : Beraat
2007 takvim yılında sahte fatura kullandığı ve düzenlediği iddiasıyla açılan kamu davasında, sanığın savunmalarında, ortağı ve yetkilisi olduğu ...Ambalaj Gıda ve Temizlik San. Tic. Ltd. Şti"nin alış ve satışlarının gerçek olduğunu, atılı suçlamaları kabul etmediğini belirtmesi, 23.03.2012 tarihli Vergi Tekniği ve Vergi Suçu Raporlarında ve bilirkişinin 19.05.2012 tarihli raporunda sanığın 2007 yılında 2.183.706,08 tl tutarında toplam 176 adet sahte fatura kullanmak, 2007 yılında 2.770.086,05 tl tutarında toplam 401 adet sahte fatura düzenlemek suretiyle gerçek bir mal ve hizmet alım satımı olmaksızın sahte fatura kullanmak ve düzenlemek suretiyle vergi ziyaına sebebiyet verdiğinin belirtilmiş olması, ancak farklı bir bilirkişinin 28.03.2014 ve 02.05.2014 tarihli raporlarında ise; sanığın fatura aldığı ... Temizlik Mal. Amb. Gıd. San. Tic. Ltd. Şti ve Öz Grup Ata Gıda Et Ürün. Tem Amb. İnş. Tur. Oto. Pey. Tic. Ltd. Şti"nin düzenlediği faturaların sahte olduğunun ancak sanığın söz konusu firmalara yaptığı ödemeleri geçerli belgelerle kanıtladığının, bu durumda kullanılan faturaların sahtelik iddiasının asılsız kaldığının, olağan ticari hayatın akışı gereği kimsenin sahte faturaya fatura bedeli kadar para ödemesinin mümkün olmadığının, dava konusu faturaların defterlere kaydedildiğinin, gelir gider açısından bir envanter uyumsuzluğuna rastlanmadığının, bu şirketler hakkında yapılan karşıt incelemelerin defter ve belge incelemesine dayalı olmayıp muhatap bulunmadığından vergi dairesinde bulunan tarh dosyası esas alınarak varsayıma dayalı hazırlandığının, bu nedenle sahte fatura kullanma iddiasının kanıtlanabilmiş olmadığının, sahte fatura düzenlemek iddiasının geçerli dayanığının olmadığının belirtmiş olması karşısında, her iki bilirkişi raporun arasında çelişki olması ve sahte fatura düzenlemek suçunda, suçun maddi konusunun fatura olması, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki "Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanunun Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır" şeklindeki düzenlemeye göre de faturaların ve Vergi Usul Kanununun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi, 2007 takvim yılında düzenlendiği iddia olunan faturaların asılları ya da suretlerinin dosya içerisinde bulunmadığının ancak düzenlenen faturaların ikinci nüshalarının adli emanetin 2012/5173 sırasına kayıtlı olduğunun anlaşılması karşısında; maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi bakımından; adli emanetten suça konu faturaların getirtilip dosya arasına konulması ve incelenmesi, 2007 takvim yılına ait suça konu faturaları kullanan ve düzenleyen kişi/şirketler hakkında sahte fatura kullanmaktan ve düzenlemekten dava açılmış olup olmadığının araştırılması, açıldığının tespiti halinde dava dosyaları getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi yönünden mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim tesellüm belgeleri, bedellerinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun kanıtlama yeteneği olan geçerli ödeme belgeleri ve satıcının kasasına ya da banka hesabına girip girmediğinin tespiti ile mükelleflerin yeterli üretimi, mal girişi ya da stoğu olup olmadığı da araştırılıp, karşılaştırmalı bilirkişi incelemesi yaptırılmasından sonra toplanan tüm delillere göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20.09.2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.