Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/1758
Karar No: 2016/4686
Karar Tarihi: 07.04.2016

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/1758 Esas 2016/4686 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2016/1758 E.  ,  2016/4686 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 30/04/2009 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 20/04/2015 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davalılar ... ve ... vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından, duruşmasız olarak incelenmesi de davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 08/12/2015 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine taraflardan kimsenin gelmediği görüldü, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü
    1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi olanağı bulunmamasına göre davacının vekalet ücreti dışında kalan temyiz itirazları ile davalıların vekalet ücreti ve aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
    2- Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince;
    a) Dava, kasten yaralama eylemi nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
    Olay tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
    Davaya konu somut olayda; olay tarihi, olayın gelişimi, temyize gelen davalıların davacıya yönelik eylemlerinin, basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde kasten yaralama niteliğinde bulunması ve yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde; davacı yararına ve temyize gelen davalılar aleyhine hüküm altına alınan manevi tazminat miktarı çok fazladır. Davacı yararına daha alt düzeyde manevi tazminata karar verilmesi gerekirken yazılı biçimde karar verilmiş olması doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    b) Davacı 10.000,00 TL maddi, 40.000,00 TL manevi tazminat isteminde bulunmuş, mahkemece 12/03/2013 tarihli ilk kararda davanın kısmen kabulüne, 8.000,00 TL maddi, 40.000,00 TL manevi tazminatın tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir. Bu hüküm, davalılar ..., ..., ... ve ... tarafından temyiz edilmiş ve temyize gelen davalılar yararına bozulmuştur.
    İlk kararda davacı yararına hüküm altına alınan maddi ve manevi tazminat miktarı, temyize gelmeyen davalı ... yönünden kesinleşmiş ve tahsil hükmü kurulmuştur. Bozma ilamından sonra ... dışındaki davalılar hakkında yeni kurulacak hükümde takdir edilen maddi ve manevi tazminat miktarı, ilk karardan bağımsız yeni istemlermiş gibi ayrıca tahsiline karar verilmesi doğru değildir. Yeni kurulacak hükümde hüküm altına alınacak tazminat miktarlarının, 12/03/2013 tarihli ilk hükümde davalı ... yönünden kesinleşen miktarlar ile tahsilde tekerrür olmamak üzere davalılardan alınmasına karar verilmelidir. Açıklanan nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (2-a-b) numaralı bentte gösterilen nedenlerle davalılar yararına BOZULMASINA, davacının vekalet ücreti dışında kalan temyiz itirazları ile davalıların diğer temyiz itirazlarının (1) numaralı bentte gösterilen nedenlerle reddine, bozma nedenine göre tarafların vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 07/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi