Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/402
Karar No: 2018/4974
Karar Tarihi: 10.05.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2018/402 Esas 2018/4974 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2018/402 E.  ,  2018/4974 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı; davalı ile arasında ...plakalı ticari otobüsün işletilmesi hususunda bir ortaklık anlaşması imzalandığını, bu anlaşma uyarınca %30 hisse satın aldığını ve sözleşmedeki ödeme planına göre davalıya 18.000 TL ödeme yaptığını, ortaklığın devamı süresince yaptığı şoförlük hizmetinin sözleşmede kararlaştırılan bedelini davalının aldığı gibi hissesi oranında da aracın kar ve zararına da katıldığını, tüm bunlara rağmen davalının haksız yere ortaklık sözleşmesini tek taraflı feshettiğini beyan ederek 18.000TL ortaklık payının ödeme tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı; ortaklık sözleşmesini araç maliki sıfatıyla imzaladığını, kendisine ödeme yapılmadığını, bu nedenle resmi devir işleminin gerçekleştirilemediğini, davacının dayandığı sözleşmenin hukuken geçersiz bir sözleşme olduğunu, davacının oğlu ... ile söz konusu aracın işletilmesi konusunda harici bir anlaşma yaptığını ve ödemeleri de adı geçene yapmış olabileceğini, aracın işletilmesi konusunda kendisi ile bir anlaşmanın söz konusu olmadığını, makbuzların altındaki imzaların da kendisine ait olmadığını, yapılan araştırmada davacının oğlu ile yapmış bulunduğu otobüs işletilmesi konusundaki ortaklık anlaşmasından dolayı bir alacağı olmadığının, davacının ödediği parayı da avans ve mahsuplaşma yoluyla geri almış olduğunun öğrenildiğini, davacının Temmuz 2009 tarihinden itibaren şoförlük yapmadığını, 25.11.2010 tarihi itibariyle de ortaklığın fiilen sona erdiğini belirterek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, 18.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, ıslah talebi ile artırılan miktarın reddine karar verilmiş, hükmün davalı vekili tarafından temyizi üzerine Dairemiz 08.12.2015 tarih ve 2015/12533 Esas ve 2015/19800 sayılı kararı ile ""... dosya kapsamından anlaşıldığı üzere taraflar arasında geçerli bir adi ortaklık ilişkisinin kurulduğundan, uyuşmazlığın yukarıda açıklanan ve maddeler halinde belirtilen sıra ve yöntem izlenerek çözümlenmesi ve varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekmektedir.” gerekçeleri ile hüküm bozulmuştur.
    Mahkemece; bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, davacı ve davalı arasındaki adi ortaklığın tasfiye memurunun 04/07/2017 tarihli raporunda belirtildiği şekilde tasfiyesine, bu sebeple adi ortaklığa konu toplam araç bedelinin 36.750,00 TL"sinin davalı ..."e ait olduğunun tespiti ile bu hissenin adı geçen davalıya dağıtılmasına, 15.550,00 TL araç bedelinden düşen hisse miktarının dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Davalının vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarına gelince;
    Karar tarihinde yürürlükte bulunan 02 Ocak 2017 günlü Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13. maddesinin birinci fıkrasına göre “Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (7 nci maddenin ikinci fıkrası, 9 uncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile 10 uncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. Aynı maddenin ikinci fıkrası uyarınca, hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez.”
    Somut olayda; mahkemece, davacının talep ettiği 28.747,44 TL alacağın 15.550,00 TL’si yönünden davanın kısmen kabulüne karar verildiği, ancak reddedilen alacak yönünden davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmediği anlaşılmaktadır.
    Yukarıda açıklanan düzenleme karşısında; kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine reddedilen miktar yönünden vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.Ne var ki yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HUMK 436/2. maddesi gereğidir.SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenle temyiz olunan hükme “davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 1.980,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine” ifadesinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.05.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi