14. Ceza Dairesi Esas No: 2016/11472 Karar No: 2017/3438 Karar Tarihi: 20.06.2017
Irza geçme - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2016/11472 Esas 2017/3438 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, suça sürüklenen çocuk hakkındaki davada 5237 sayılı TCK'nın 103/2-4 maddelerinde düzenlenen çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçunu oluşturup anılan maddede öngörülen cezasının üst sınırı itibariyle aynı Kanunun 66/1-c, 67/4. maddelerinde belirlenen 20 yıllık asli dava zamanaşımına tâbi olduğunu belirtmiştir. Ancak suça sürüklenen çocuğun suç tarihinde onbeş-onsekiz yaş grubunda olması nedeniyle aynı Kanunun 66/2. maddesi uyarınca bu sürenin 2/3'ü olan 13 yıl 4 aylık asli dava zamanaşımı süresinin geçerli olacağı ve zamanaşımını kesen son işlem olan mahkeme sorgu tarihi 03.02.2000'den, karar tarihine kadar bu sürenin gerçekleştiği anlaşıldığından, suça sürüklenen çocuğun beraatine hükmetmiştir. Ancak bu nedenle, sanıkların üzerlerine atılı ırza geçme suçunu işlediklerine dair delillerle mahkum edilme gerektiği belirtilerek, ilk derece mahkemesince sanıkların beraat etmesine karar verilmesi kanuna aykırı bulunmuştur. Bu nedenle hükümler 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca bozulmuş ve davanın zamanaşımı nedeniyle düşmesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyle açıklanmıştır: 5237 sayılı TCK'nın 103/2-
14. Ceza Dairesi 2016/11472 E. , 2017/3438 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Irza geçme HÜKÜM : Beraat
İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Suça sürüklenen çocuk hakkında kurulan hükmün incelenmesinde; Suça sürüklenen çocuğa isnat edilen ırza geçme suçunun zamanaşımı süresi yönünden lehe olup 5237 sayılı TCK"nın 103/2-4 maddelerinde düzenlenen çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçunu oluşturup anılan maddede öngörülen cezasının üst sınırı itibariyle aynı Kanunun 66/1-c, 67/4. maddelerinde belirlenen 20 yıllık asli dava zamanaşımına tâbi olduğu, ancak suça sürüklenen çocuğun suç tarihinde onbeş-onsekiz yaş grubunda olması nedeniyle aynı Kanunun 66/2. maddesi uyarınca bu sürenin 2/3"ü olan 13 yıl 4 aylık asli dava zamanaşımı süresinin geçerli olacağı ve zamanaşımını kesen son işlem olan mahkeme sorgu tarihi 03.02.2000"den, karar tarihine kadar bu sürenin gerçekleştiği anlaşıldığından, mahkemece 5237 sayılı TCK"nın 7/2 ve 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddeleri gözetilerek davanın zamanaşımı nedeniyle düşmesine karar verilmesi yerine yazılı şekilde suça sürüklenen çocuğun beraatine hükmedilmesi kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanunun 322/1 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca davanın zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, Sanıklar ... ile Oruç haklarında kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince; Mağdure ... aşamalardaki istikrarlı beyanları, inceleme dışı mağdure-sanık ..."nun soruşturma evresinde mağdurenin beyanlarını doğrulayan anlatımları, Haseki Hastanesi ile Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulundan alınan raporlar ve tüm dosya içeriğine göre, sanıkların üzerlerine atılı ırza geçme suçunu işledikleri gözetilerek mahkumiyetlerine karar verilmesi yerine delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek beraatlerine hükmedilmesi, Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.