Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/5676
Karar No: 2019/11536
Karar Tarihi: 04.12.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2017/5676 Esas 2019/11536 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2017/5676 E.  ,  2019/11536 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi
    MAHKEMESİ : Kayseri 3. Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle istinaf başvurusunun kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili, davalı ... Mim. İnş. Tur. San. Tic. Ltd. Şti.nin müvekkiline olan vergi borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takibi sırasında borcuna yetecek haczi kabil malının bulunmadığını, ancak alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile adına kayıtlı ... ilçesi ... mahallesi, 4913 ada 313 pafta 17 parselde kayıtlı taşınmazın, yetkili şirket müdürü ... tarafından 17.07.2009 tarihinde 2.000,00-TL bedelle davalı ..."e satıldığını, tapuda yapılan bu tasarrufun emsal satış bedellerinin çok altında bir bedelle yapılmış olduğunu, bu durumun dahi tasarrufun muvazaalı olarak yapıldığını açıkça ortaya koyduğunu belirterek yukarıda bilgileri verilen kat irtifakı niteliğindeki taşınmazın 17/07/2009 tarihli tasarruf işleminin iptaline, eski haline iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... Mim. İnş. Tur. San. Tic. Ltd. Şti. vekili, müvekkilinin dava konusu taşınmazın bulunduğu inşaatı arsa sahipleri ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalayarak yaptığını ve kendisine düşen daireleri müşterilerine sattığını, inşaatın yapılması ve dairelerin satılması işlemlerinde muvazaa bulunmadığını, davanın reddini istemiştir.
    Davalı ... vekili, davacının, diğer davalı şirketin aciz halinde olduğunu gösteren bir belge sunamadığını, dava şartının bulunmadığını, davanın zamanaşımına uğradığını, müvekkili ile diğer davalı borçlu şirket arasında hiçbir akrabalık bağı bulunmadığı gibi daire alım-satımı dışında başkaca bir ticari ilişkilerinin de bulunmadığını, örf, adet, teamüller gereğince davalı şirketin borçlu olduğunun, müvekkilince bilinecek durumda olmadığını, müvekkilinin, diğer davalı şirketle aralarında yapılan sözleşmeye göre 05/08/2008 tarihinde 51.000,00 Euro bedel karşılığında söz konusu daireyi satın aldığını, sözleşme hükümlerine göre 34.000,00 Euro"nun 05/08/2008 tarihinde peşin olarak ödendiğini, bakiye borcun 14/08/2008 tarihinde 6.312,00 euro, 16/01/2009 tarihinde 2.925,00 Euro olarak ödendiğini, ödemelerin bir kısmının müvekkili adına kiracı ... tarafından yapıldığını, buna dair ödeme makbuzları alındığını, 17/07/2009 tarihinde müvekkilince 7.000,00 Euro daha ödenerek makbuz alındığını, bakiye 763 Euro borç kaldığını, müvekkilinin daireyi sözleşmeye göre 30/04/2010 tarihinde teslim alacağının belirlendiğini, ancak müvekkilince ödeme yapılmasına rağmen aradan geçen zaman içinde ancak kat irtifakı tapusu alınabildiğini, davalı şirket tarafından inşaat işi tamamlanmadan yarım bırakıldığından, daireyi satın alan kişilerin eksik imalat, inşaat işlerini aralarında o zamanın parası ile önemli bir para toplayarak tamamladıklarını, müvekkilinin daireyi topraktan satın aldığını, daireyi tamamladıktan sonra da burada ikamet ettiğini, daire satışı ile ilgili davalı şirkete ödenen paraların, tapuda gösterilen bedele ek olarak dikkate alınması gerektiğini, müvekkilinin daire satın aldığı binadaki mülk sahiplerinin çoğunun tapuda satış bedelinin 2.000,00 TL olarak gösterildiğini, müvekkilinin güvene dayalı olarak nakit para ile ödeme yapıp, kat irtifakı tapusunu aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Kayseri 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 21/11/2016 tarih, 2013/372-2016/271 sayılı ilamında toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davanın reddine karar verilmiş; davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nce davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile; 6183 sayılı Yasanın 28/2. maddesinde edimler arasındaki aşırı farkın bağışlama hükmünde sayılıp yapılan tasarrufun iptale tabi olduğunun öngörülmesine, 3. kişi tarafından taşınmazın tasarruf tarihindeki bilirkişilerce belirlenen gerçek değerinin ödendiğinin resmi nitelikte, yasal ve inandırıcı delillerle kanıtlanamamasına, edimler arasında fahiş farkın bulunduğu hallerde 3. kişinin iyi niyet iddiasının dinlenemeyeceğinden bahisle Kayseri 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/372 E.-2016/271 K. ve 21/11/2016 tarihli kararının kaldırılmasına, davanın kabulü ile ... ili ... ilçesi ... Mah. 4913 ada 17 sayılı parsel üzerindeki 20 nolu bağımsız bölümün davalı ... Mimarlık İnş. Tur. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından diğer davalı ...’e satışına ilişkin tasarrufun davacı alacaklının tasarruf tarihindeki alacak ve fer’ileri ile sınırlı olacak şekilde iptaline ve davacı tarafa bu taşınmaz üzerinde cebri icra yetkisi tanınmasına karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi, HMK"nın 371. maddesinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre, usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 373/1. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının ilk derece Mahkemesine, Dairemiz karar örneğinin ise Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda dökümü yazılı 5.154,65 TL kalan onama harcının temyiz eden ..."den alınmasına 04/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi