Mühür bozma - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/17088 Esas 2018/7086 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/17088
Karar No: 2018/7086
Karar Tarihi: 20.09.2018

Mühür bozma - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/17088 Esas 2018/7086 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, aynı yere ilişkin iki farklı tarihte mühür bozma suçu ile suçlanmıştır. İlk suçlamaya ilişkin mahkeme, sanığın hüküm giymesiyle birlikte hükmün açıklanmasını geri bırakmıştır. İkinci suçlama ise hukuki kesintinin gerçekleştiği tarihten sonra gerçekleştirilmiştir. Bu durumda, zincirleme suç hükümlerinin uygulanması mümkün değildir, ancak ilk suçlama için geri bırakılan hükmün açıklanması halinde bu suçlamalar zincirleme biçimde değerlendirilebilir. Hüküm gerekçesiz olduğu için bozulmuştur. Sanığın sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık hakları yönünden koşullu salıverilmeye kadar uygulanabilecek olan hak yoksunluğu maddesi hakkında daha detaylı bir incelemenin yapılması gerekmektedir.
Kanun maddeleri: Türk Ceza Kanunu'nun 203/1, 62, 43/1, 53/1-c; Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/11, 34, 230, 321; 1412 sayılı kanunun 8/1.
11. Ceza Dairesi         2017/17088 E.  ,  2018/7086 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Mühür bozma
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Sanık hakkında, aynı yere ilişkin 03.11.2007 tarihinde işlediği iddia olunan mühür bozma suçundan Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca 18.12.2008 tarihli iddianamesi ile kamu davası açılarak, Adana 12.. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2008/944 Esas ve 2009/750 Karar sayılı ilamı ile “sanığın üzerine atılı mühür bozma suçundan TCK"nın 203/1, 62. maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına” karar verildiği; yine Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca 20.02.2009 tarihli iddianame ile bu kez aynı yer üzerinde iş bu davaya konu 05.07.2008 tarihinde işlendiği iddia olunan mühür bozma suçuyla ilgili olarak yeni bir dava açıldığı; hukuki kesintinin gerçekleştiği tarihin ilk iddianame olan 18.12.2008 olduğu dikkate alındığında, her iki iddianameye konu eylemlerin birlikte “zincirleme biçimde mühür bozma” suçunu oluşturduğu ve bu durumda TCK"nin 203/1, 43/1. maddeleri uyarınca karar vermek gerektiği anlaşılmış ise de; ilk eyleme ilişkin olarak kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olması sebebiyle, mevcut durumda bu aşamada zincirleme suç hükümlerinin uygulama olasılığının bulunmadığı, ancak açıklanması geri bırakılan hükmün usulüne uygun olarak açıklanması halinde, o dosya üzerinden zincirleme suç ve mahsup hükümlerinin uygulanmasının mümkün olacağı nazara alınarak, tebliğnamedeki (2) nolu bozma düşüncesine iştirak olunmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak:
    1-Ayrıntıları Ceza Genel Kurulunun 18.11.2014 gün ve 2013/830 esas, 2014/502 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere CMK"nin 231/11. maddesine göre hükmün açıklanmasına dair kararda; Türkiye Cumhuriyeti Anayasası"nın 141/3, CMK"nun 34 ve 230. maddeleri uyarınca hükmün gerekçesinde, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin yazılması, kanıtların tartışılarak değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen kanıtlar ile mahkemece ulaşılan kanaatin, sanığın suç oluşturduğu veya oluşturmadığı sabit görülen fiilin belirtilmesi ve bu fiilin nitelendirilmesinin yapılması suretiyle bir hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde gerekçesiz hüküm kurulması,
    2-Kabule göre;
    5237 sayılı TCK"nin 53/1-c bendinde yer alan hak yoksunluğunun sanığın sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık hakları yönünden koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceğinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20.09.2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.