4. Ceza Dairesi 2020/2227 E. , 2020/10278 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, yaralama, 6136 sayılı Kanuna aykırılık, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması
HÜKÜMLER : Hükmün açıklanmasının geri bırakılması
beraat, mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1-Sanık ..., sanıklar ..., ..., ..., ... hakkında katılan ..."a yönelik yaralama suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına karşı yalnızca itiraz yolu açık ve dolayısıyla yapılan başvurunun bu doğrultuda değerlendirilmesinin gerekli bulunduğu,
2-Sanık ... hakkında mağdur ..."e yönelik yaralama suçundan kurulan kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu, sanık ... hakkında 6136 sayılı Kanuna aykırılık, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarından kurulan beraat hükümleri yönünden, suçtan zarar gören sıfatı bulunmadığından temyize hak ve yetkisi olmayan sanık ..."in TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
Anlaşıldığından, katılan ..."in, temyiz davası isteği hakkında bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,
3-Sanık ... hakkında tehdit suçundan kurulan mahkumiyet, sanıklar Lütfi, Kemal, Şerif, Şemdin hakkında katılan ..."a yönelik tehdit suçundan kurulan beraat hükümlerine yönelik temyizde,
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
a-Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ..."nin savunmalarında kooperatiften alacakları olduklarını belirtmeleri karşısında, sanıklara yüklenen eylemlerin TCK"nın 150. maddesinde düzenlenen hukuki ilişkiden doğan alacağın tahsili amacıyla tehdit suçunu oluşturabileceğinden, davaya bakma ve delilleri değerlendirme görevinin üst dereceli ağır ceza mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi yerine yargılamaya devamla hüküm kurulması,
b-Sanık ..."ın savunmasında, mağdurların ve 25-30 kişinin kendisine taş sopalarla saldırdıklarını belirtmesi karşısında, olayın çıkış sebebi ve gelişimi üzerinde durularak sonucuna göre haksız tahrik ve meşru savunma hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
Kanuna aykırı ve katılan sanık ..."in temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 16/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.