11. Ceza Dairesi 2016/8616 E. , 2018/7081 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura düzenlemek
HÜKÜM : Mahkumiyet
Sanık hakkında defter belge ibraz etmemek suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yapılan itirazın merciince karara bağlandığı, katılan vekili ve sanığın temyizinin 2006, 2007, 2008, 2009 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik olduğu anlaşılmakla, bu suçlara hasren yapılan incelemede;
A) Sanık hakkında 2008 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılama, toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçun sübutu kabul, oluş ve soruşturma sonucuna uygun şekilde vasfı tayin, cezayı arttırıcı ve azaltıcı sebebin nitelik ile derecesi takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, katılan vekili ve sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
B) Sanık hakkında 2009 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz itrazlarının incelenmesinde ise;
Vergi suçu ve inceleme raporlarında 2009 takvim yılında sanığın ... Madencilik Nak.... Ltd. Şti. ve İbrahim Solan isimli mükelleflere Ocak ayında 6 adet sahte fatura düzenlediğinin tespit edildiği, sanığın savunmasında ticaretinin gerçek olduğunu beyan etmesi karşısında bahse konu mükellefler hakkında sahte fatura kullanmak eylemi nedeniyle vergi incelemesi yapılıp yapılmadığının belirtilmediği anlaşılmakla; maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti için;
1- Faturaların sanığa gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulup, kabul etmesi halinde hangi ticari ilişki nedeniyle verildiğinin sorulması,
2- Sanık yazı ve imzaların kendisine ait olmadığını söylediği takdirde; yazı ve imza örnekleri temin edilerek, faturalardaki yazı ve imzaların sanığa ait olup olmadığı konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması,
3- Faturaları kullandığı belirlenen mükellefler hakkında karşıt inceleme raporu düzenlenip düzenlenmediğinin ilgili vergi dairesinden sorularak, düzenlenmiş ise onaylı örneklerinin getirtilmesi,
4- Aynı mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması; dava açılmış ise, dosyalarının getirtilerek incelenmesi ve bu davayla ilgili belgelerin onaylı örneklerinin çıkartılarak dosya içine konulması,
5- Faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin, CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanığı tanıyıp tanımadıklarının ve faturaların alınması konusunda sanığın bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması,
6- Gerektiğinde, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi için;
a) Faturayı düzenleyen şirkete ait mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyelerinin, teslim ve tesellüm belgelerinin, bedelinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun ve kanıtlama yeterliliği olan banka hesaplarının ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgelerin olup olmadığının araştırılması,
b)Daha sonra, faturaları düzenleyen şirket ile kullanan şirket ve kişilerin ticari defterleri ve belgeleri üzerinde karşılıklı bilirkişi incelemesi yaptırılması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
C) Sanık hakkında 2006, 2007 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik yapılan temyiz itrazlarının incelenmesine gelince;
1- 2006 ve 2007 takvim yıllarında işlenen suçlar bakımından; 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 4369 sayılı Kanun ile değişik 359/b-1. maddesinde onsekiz aydan üç yıla kadar hapis cezası öngörülmüş olup, aynı suçun düzenlendiği 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanun"un 276. maddesi ile değişik 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359/b maddesinde ise üç yıldan beş yıla kadar hapis cezası öngörüldüğü nazara alındığında; 2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçunun cezasının alt sınırının 18 ay hapis olduğu gözetilmeden ve gerekçeli kararda temel cezanın asgari hadden uygulandığı belirtilmesine rağmen, temel cezaların 3 yıl hapis cezası olarak belirlenmesi suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
2- 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması
Bozmayı gerektirmiş, sanık ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 19.09.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.