12. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/11789 Karar No: 2017/2965 Karar Tarihi: 01.03.2017
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/11789 Esas 2017/2965 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2016/11789 E. , 2017/2965 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu ...A.Ş. tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından, borçlu şirket aleyhine üç adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla başlatılan takibe karşı, borçlu şirket vekilinin, takip dayanağı senetlerde bulunan imzaların müvekkili şirketin yetkililerine ait olmadığını ileri sürerek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece alınan bilirkişi raporu doğrultusunda takip dayanağı senetlerdeki imzanın şirket yetkilisi ..."nun eli ürünü olduğu gerekçesi ile itirazın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. 6102 sayılı TTK"nun 372. maddesi gereğince; şirketin ünvanı altına atılan imzanın şirketi sorumlu kılabilmesi için, imzanın şirket adına imza yetkisini haiz kişiler tarafından atılması zorunludur. Somut olayda, takip konusu bonoların tanzim tarihlerinin 31.01.2006 olduğu, dosyada mübrez ... 32.Noterliği"nin 18/05/2005 tarih ve 20749 yevmiye numaralı imza sirkülerine göre, 17/05/2005 tarihinden itibaren bir yıl süre ile ... ve ..."in müşterek imzaları ile borçlu şirketi temsil etmeye yetkili kılındıkları, takip dayanağı senetlerde, muteriz borçlu şirket kaşesi üzerinde iki adet imza bulunduğu, mahkemece alınan 18/02/2015 tarihli bilirkişi raporunda kaşe üzerindeki imzalardan ilkinin ..."nun eli ürünü olduğu, ikinci imzanın ise ..."in eli ürünü olmadığının tespit edildiği görülmektedir. Bu durumda, takip dayanağı senetlerin tanzim tarihleri itibariyle borçlu şirketin, iki yetkilisinin müşterek imzası ile temsili söz konusu olup, senetlerdeki imzalardan birinin şirketi temsile yetkili kişiye ait olmadığı anlaşıldığından, takibe konu senetlerin borçlu şirketi ilzam etmeyeceğinin kabulü gerekir. O halde mahkemece, borçlu şirketin borca itirazının kabulü ile İİK"nun 169a maddesi gereğince takibin muteriz borçlu şirket yönünden durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlu ...A.Ş."nin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.