19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/14986 Karar No: 2020/13108 Karar Tarihi: 19.10.2020
5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/14986 Esas 2020/13108 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, 5607 Sayılı Kanuna aykırılıktan suçlu bulunan sanığın temyiz başvurusunu değerlendirdi. Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Ancak, hükümden sonra yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun'un 62. maddesi ile değişik 5607 sayılı Kanun'un 5. maddesi uyarınca, kovuşturma aşamasında \"etkin pişmanlık\" hükümlerinin uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşıldı. Bu nedenle, suça konu eşyanın suç tarihindeki gümrüklenmiş değeri tarafsız ve bağımsız bilirkişi vasıtasıyla tespit edilerek, yerel mahkemece ilgili hükümlerin uygulanma koşullarının oluşup oluşmadığı araştırılacak ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. Ayrıca, sanığın savunma hakkının kısıtlanması nedeniyle kararın bozulması gerektiği vurgulandı. Kararda yer alan kanun maddeleri ise şöyle: 5607 Sayılı Kanun'un 5. maddesi, 7242 Sayılı Kanun'un 62. maddesi, 5320 Sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ve 1412 Sayılı CMUK'un 321. maddesi.
19. Ceza Dairesi 2019/14986 E. , 2020/13108 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet, Müsadere
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir. Ancak; Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun"un 62. maddesi ile değişik 5607 sayılı Kanun"un 5. maddesi uyarınca, kovuşturma aşamasında ""etkin pişmanlık"" hükümlerinin uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, suça konu eşyanın suç tarihindeki gümrüklenmiş değeri tarafsız ve bağımsız bilirkişi vasıtasıyla tespit edilmek suretiyle; yerel mahkemece ilgili hükümlerin uygulanma koşullarının oluşup oluşmadığı araştırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu, Kabule göre ise; Sanık müdafiince karar celsesinden bir gün önceki oturumda savunma için süre istenmesine karşılık mahkemece duruşmanın bir gün sonrasında ertelendiği, sanık müdafiinin verilen sürenin makul olmadığını bildirmesi ve tekrar süre istemesi karşısında ise talebinin reddi ile savunma hakkının kısıtlanması, Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 19.10.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.