Taraflar arasındaki “menfi tespit” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İskenderun 1. Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 20.01.2011 gün ve 2010/105 E., 2011/27 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 01.06.2011 gün ve 2011/6837 E., 2011/8667 K. sayılı ilamı ile,
(...Taraflar arasındaki ilişki hizmet sözleşmesine dayanmaktadır. Bu gibi hizmet sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklara ilişkin davaların İş Mahkemelerinde görülmesi 4857 ve 552l sayılı kanunların 1. maddeleri hükümleri gereğidir. İskenderun"da ayrıca İş Mahkemesi bulunduğuna göre bu husus gözetilerek dava dilekçesinin görev yönünden reddi gerekirken mahkemece işin esasına girişilerek yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Bu yönlerin gözden kaçırılması bozma nedenidir...)
gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN: Davalı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkilinin borcun itfa olunması sebebiyle davalı/alacaklıya borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, alacağın konusunun iş akdine dayalı alacak olduğundan İş Mahkemelerinin görevli olduğunu belirterek görevsizlik itirazında bulunmuştur.
Yerel mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekilinin temyizi üzerine, Özel Dairece yukarıda başlık bölümünde yazılı gerekçeyle bozulmuş; mahkemece önceki kararda direnilmiştir. Direnme kararını, davalı vekili temyize getirmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
S O N U Ç : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı 6217 sayılı Kanunun 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz
peşin harcının yatırana geri verilmesine, aynı Kanunun 440/1. maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.10.2012 gününde oyçokluğu ile karar verildi.