21. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/4925 Karar No: 2020/716 Karar Tarihi: 11.02.2020
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2019/4925 Esas 2020/716 Karar Sayılı İlamı
(Kapatılan)21. Hukuk Dairesi 2019/4925 E. , 2020/716 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi İLK DERECE MAHKEMESİ : Bursa 8. İş Mahkemesi
TÜRK MİLLETİ ADINA
Davacı, işkazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Bölge Adliye Mahkemesince taraf vekillerinin istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararının taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
KARAR
1-Tarafların Manevi Tazminat Hükmüne İlişkin Temyiz İtirazları Yönünden Miktar veya değeri temyiz kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-(a) maddesi uyarınca temyiz edilemez. Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir. Davacının dava dilekçesi ve ıslah ile 109.938,13 TL maddi, 70.000,00 TL manevi tazminat talebinde bulunduğu, ilk derece mahkemesince maddi tazminat isteminin kabulüne, davacı lehine 20.000,00 TL manevi tazminat ödenmesine karar verildiği, tarafların bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvurması üzerine Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi"nce verilen 04/07/2019 tarihli kararda başvuruların esastan reddine karar verildiği, bu karara karşı yine taraflarca temyiz kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmaktadır. Bölge Adliye Mahkemesince 01/01/2019 tarihinden sonra verilen kararlar için kesinlik sınırı 58.800,00 TL"dir. Dosya kapsamından, davacının manevi tazminat istemine ilişkin hükmün temyiz eden her iki taraf yönünden Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi"nin karar tarihi itibariyle 58.800,00 TL’lik temyiz sınırının altında kaldığı anlaşılmaktadır. O halde, manevi tazminat istemi hakkındaki hükmün temyizi mümkün olmadığından, temyiz eden her iki tarafın açıklanan hükme yönelik temyiz itirazlarının 6100 sayılı H.M.K."nun 362/1-a ve (2) maddeleri uyarınca ayrı ayrı reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davalının Maddi Tazminat Hükmüne İlişkin Temyiz İtirazları Yönünden Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine, temyiz kapsam ve nedenlerine göre, Bölge Adliye Mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığından, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının davalıya yükletilmesine, dosyanın ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 11/02/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.