3. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/15424 Karar No: 2018/4883 Karar Tarihi: 09.05.2018
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/15424 Esas 2018/4883 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2016/15424 E. , 2018/4883 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalının, iş yerinde kaçak su kullanımından kaynaklanan alacaklarının tahsiline ilişkin ... 3. İcra Müdürlüğünün 2012/3168E. no.lu dosyası ile ilamsız takip başlattıklarını, takibin davalının itirazı ile durdurulduğunu ileri sürerek itirazın reddine, icra takibinin devamına, %20"den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı; dava dilekçesinde yazılı adreste iş yerinin bulunmadığını, davaya konu tutanağın ilgili yönetmeliğe uygun bir şekilde tutulmadığını,dava dilekçesinde belirtilen fiili gerçekleştirdiğinin hukuken ispatlanamayacağını, aksi takdirde ise alacağın zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddine karar verilmesini edilmesini istemiştir. Mahkemece; davaya konu icra takibine konu itiraz 24.07.2012 tarihinde yapılmış ve itiraz alacaklı vekiline tebliğ edilmemiş olmakla birlikte, icra takip dosyasına takip alacaklısı vekilince 08.10.2012 tarihinde talep açılmış olmakla, itiraza en geç bu tarihte muttali olunduğu değerlendirildiğinde, davanın yasal süresi içerisinde açılmamış olduğu ve tazminata ilişkin şartların mevcut olmadığının kabulü ile yasal süresi içerisinde açılmamış olan davanın reddine karar verilmiş, hüküm; davacı tarafça temyiz edilmiştir. Dava, kaçak su kullanım bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.İİK"nın 67/1. maddesine göre; "Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak genel hükümler dairesinde alacağın varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir." İİK"nın 67. maddesinde gösterilmiş olan bu süre hak düşürücü süredir ve re"sen dikkate alınır.Davacı/alacaklı 19.07.2012 tarihinde davalı/borçlu aleyhine takip başlatmış, davalı/borçlunun 24.07.2012 tarihli itiraz dilekçesi ile takip durmuş, itiraz dilekçesi davacı/alacaklıya tebliğ edilmemiş, 18.06.2015 tarihinde de temyize konu itirazın iptali davası açılmıştır.İcra dosyası içerisinde itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğine ilişkin belgeye rastlanmadığından yasada öngörülen hak düşürücü sürenin başlangıç tarihinin temyize konu iş bu davanın açıldığı tarih olan 18.06.2015 tarihi olarak kabul edilmesi gerekir. Davacı/alacaklının itiraz tarihinden sonra takip dosyasına (davalı/borçlunun mallarının haczedilmesi talebini içeren) bir dilekçe sunması bu durumu değiştirmez. Zira kanun açıkça ""tebliği"" aramaktadır.O halde mahkemece; dava tarihi itibarıyla bir senelik hak düşürücü sürenin geçirilmemiş olması sebebiyle işin esası incelenerek karar verilmesi gerekirken yukarıdaki gerekçe ve yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 09.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.