Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/8215 Esas 2018/8142 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/8215
Karar No: 2018/8142
Karar Tarihi: 23.11.2018

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/8215 Esas 2018/8142 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak açılmıştır. Davacı, sözleşmeler ile davalıların kayıtlı olduğu taşınmazın hak ve hisselerini satın aldığını iddia etmiştir. Ancak taşınmazın iştirak halinde mülkiyete tabi olması nedeniyle tapuda devir işlemlerinin yapılamadığı belirtilmiştir. Davacı, bu nedenle tescil talebinde bulunmuştur.
Davaya cevap vermeyen davalılar bulunurken, bir kısım davalılar davanın reddedilmesini savunmuştur. Mahkemece, HMK'nin ilgili maddesi uyarınca işlemden kaldırılan dosyanın yenilenmesi sonrasında bir defadan fazla takipsiz bırakılamayacağına dair hüküm verilerek davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Ancak davacı vekilinin sağlık sorunu nedeniyle vekillik görevine devam edemeyeceği bildirilmiş ve vekillikten çekildiği dilekçesi mahkemeye sunulmuştur. Bu nedenle kararın yeniden incelenmesi gerektiği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 6100 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 150. maddesi, davanın işlemden kaldırılması ve yenilenmesi ile ilgili hükümler içermektedir. Bu maddeye göre, usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan tarafların duruşmaya gelmemesi veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirm
14. Hukuk Dairesi         2016/8215 E.  ,  2018/8142 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 26.01.2011 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı ... iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın açılmamış sayılmasına dair verilen 26.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    _ K A R A R _

    Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı ... iptali ve tescil istemine ilişkindir
    Davacı vekili, müvekkili ile davalılar arasında noterde yapılan satış vaadi sözleşmeleri ile davalıların, ortak murisleri ... adına kayıtlı olan 450 parsel sayılı taşınmazdaki hak ve hisselerini müvekkiline satmayı vadettiklerini, taşınmazın sözleşmelerin yapıldığı tarihte iştirak halinde mülkiyete tabi olması nedeniyle tapuda devir işlemlerinin yapılamadığını, ancak iştirak halindeki mülkiyetin müşterek mülkiyete çevrilmiş olduğunu ileri sürerek dava konusu taşınmazda davalılar adına kayıtlı payların iptali ile müvekkili adına tescilini talep etmiştir.
    Bir kısım davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuş; diğer davalılar, davaya cevap vermemişlerdir.
    Mahkemece, HMK"nin 150/6. maddesi uyarınca işlemden kaldırılmasına karar verilen ve sonradan yenilenen davanın, ilk yenilemeden sonra bir defadan fazla takipsiz bırakılamayacağı; eldeki davada da 03.07.2014 tarihli celsede işlemden kaldırılan dosyanın, yenilemeden sonra 03.02.2015 tarihli celsede ikinci kez işlemden kaldırıldığı ve 26.11.2015 tarihli celsede de taraflarca takip edilmediği gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
    6100 sayılı HMK"nin 150. maddesinin 1. fıkrası gereğince, usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar, duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir. Aynı kanun maddesinin 5. fıkrası gereğince de işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davalar, sürenin dolduğu gün itibarıyla açılmamış sayılır ve mahkemece kendiliğinden karar verilerek kayıt kapatılır. Yine aynı maddenin 6. fıkrası hükmüne göre de işlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve sonradan yenilenmiş olan dava, ilk yenilemeden sonra bir defadan fazla takipsiz bırakılamaz. Aksi halde dava açılmamış sayılır.
    Somut olayda mahkemece, 03.07.2014 tarihli celsede tarafların davayı takip etmemesi nedeniyle HMK"nin 150/2. maddesi uyarınca dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş; davacı tarafın 16.07.2014 tarihli dilekçesi ile dosyayı yenilemesi üzerine yargılamaya devam edilerek 03.02.2015 tarihli celsede tarafların davayı takip etmemesi üzerine ikinci kez dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve davacı tarafça sunulan 09.02.2015 tarihli dilekçe ile de dosyanın ikinci kez yenilendiği anlaşılmıştır.
    Her ne kadar mahkemece, dosyanın ikinci kez yenilenmesinden sonra, 26.11.2015 tarihli celsede tarafların davayı takip etmedikleri ve üçüncü kez takipsiz bırakıldığı gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş ise de, davacı vekilinin 18.11.2015 tarihli dilekçesi ile ekli olarak sunduğu sağlık kurulu raporuna göre demans hastası olması nedeniyle mesleğini icra edemeyecek durumda olduğunun tespit edildiği ve bu nedenle vekillik görevine devam edemeyeceğini bildirdiği anlaşıldığından, davacı vekilinin, vekillikten çekildiğine ilişkin bu dilekçesinin davacı asile, 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine uygun şekilde tebliğinin sağlanması ve daha sonra oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, duruşma gününe 15 günden az bir vakit kaldığından söz edilerek vekillikten çekilme dilekçesinin davacı asile tebliği sağlanmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
    23.11.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.