2. Ceza Dairesi Esas No: 2019/11101 Karar No: 2020/2231 Karar Tarihi: 10.02.2020
Hırsızlık - iş yeri dokunulmazlığının ihlali - mala zarar verme - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2019/11101 Esas 2020/2231 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi, hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından sanıkların mahkumiyetine karar verdi. Ancak, mala zarar verme suçundan kurulan hükümler için doğrudan hükmolunan adli para cezasına yapılan temyiz istemleri reddedildi. Hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde ise sanıkların adli sicil kaydı ve Anayasa Mahkemesinin kararı dikkate alınarak, hak yoksunluklarının uygulanması gerektiği ancak yapılan savunmaların yeterli kanıt niteliği taşıdığı gerekçesiyle mahkumiyetlerin bozulmasına karar verildi. Bu kararda, 6217 sayılı Kanun'un 26. maddesi ve 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'a eklenen geçici 2. maddesi ile TCK'nın 53. ve 58. maddeleri detaylı bir şekilde ele alınmıştır.
2. Ceza Dairesi 2019/11101 E. , 2020/2231 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 1- Sanıklar ... ve ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde; 14/04/2011 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 31/03/2011 tarihli ve 6217 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"a eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3.000,00 TL dahil adli para cezasına mahkûmiyet hükümlerinin temyizi mümkün olmadığından sanıklar müdafiilerinin temyiz istemlerinin 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE, 2- Sanık ... hakkında hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde; Sanığın adli sicil kaydında yer alan İzmir 26. Asliye Ceza Mahkemesinin 02/05/2008 tarihli ve 2008/64 Esas – 2008/270 Karar sayılı ilamına konu hırsızlık suçundan aldığı 9 ay 10 gün hapis cezası tekerrüre esas olduğu halde, sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 58. maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış; TCK’nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının hırsızlık suçundan tayin olunun hapis cezasının infazı aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükümlerin istem gibi ONANMASINA,
3- Sanık ... hakkında hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümler ile sanık ... hakkında hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde; Sanıkların aşamalarda, yüklenen suçları işlemediklerini savunmaları, müştekilere ait iş yerlerinin bulunduğu iş merkezinin giriş çıkışını yahut içerisini gösterir kamera kaydının bulunmaması, dosya içerisindeki 19.08.2014 tarihli kriminal uzmanlık raporuna göre, olay yerinden elde edilen bulgulardan sadece bir adedinin sanık ...’in DNA’sı ile uyumlu olduğunun, diğer bulguların analizlere cevap vermediğinin anlaşılması ve suça konu iş yerlerinden olan Özgür Ticaret isimli iş yerini kardeşi olan müşteki ... ile birlikte işleten tanık ...’ın, sanık ...’ın bir arkadaşına, “Bize bu işi sanık ... yaptırdı.” diye söylediğini ve o arkadaşının da bunu gelip kendisine anlattığını, ancak Sinan’ın arkadaşı olan bu kişinin kimlik bilgilerini vermek istemediğini, atılı suçu sanıkların birlikte işlediklerini düşündüğünü beyan etmesi ve tanığın bu beyanlarının duyumdan ibaret ve tahmine dayalı olması hususları birlikte değerlendirildiğinde; sanıkların atılı suçları işlediklerine dair inkara yönelik savunmalarının aksini gösterir, mahkumiyetlerine yeter nitelikte, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden beraatlerine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 10/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.