Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/770 Esas 2019/5879 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/770
Karar No: 2019/5879
Karar Tarihi: 20.05.2019

Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/770 Esas 2019/5879 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2018/770 E.  ,  2019/5879 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Beraat (ayrı ayrı)

    Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanıkların beraatlerine ilişkin hükümler, katılan vekili ve sanık ... müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Serbest muhasebeci olarak çalışan sanık ..."ın işyerinde çalıştırdığı diğer sanıklarla ilgili olarak herhangi bir hizmet akdi olmadan işe giriş bildirgeleri tanzim ederek Sosyal Sigortalar Kurumu"na ibraz ettiği, diğer sanıklardan da aldıkları sağlık hizmeti sebebiyle kurum zararına sebebiyet verdikleri, böylece sanıkların nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarını işlediklerinin iddia edildiği olayda,
    1-Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında verilen beraat hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde;
    Sanıkların fiilen işyerinde çalışmadıklarının ispatlanamadığı, ayrıca, fiilen çalışılmadığı belirtilen işyerinin paravan olmayıp aktif olarak çalışan gerçek bir işyeri olması nedeniyle ortada bir kurum zarar bulunmadığı gibi primleri ödeyen işyeri yetkilisinin hile teşkil eden bir eyleminin de bulunmadığı ve sanıklar tarafından kurumun denetim olanağının ortadan kaldırılmadığı da dikkate alınarak, işveren ile katılan kurum arasında idari ve hukuk bir ihtilaf bulunan olayda atılı suçların yasal unsurlarının oluşmadığı ve kendisini aynı vekille temsil ettiren sanıklar lehine tek vekalet ücreti takdir edilmesinin usul ve yasaya uygun olduğunun anlaşılması karşısında, bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
    Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçların işlendiğinin sabit olmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin, beraat hükümlerinin kanuna aykırı olduğuna ve eylemlerin suç teşkil ettiğine, sanık ... müdafiinin, ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
    2-Sanık ..., ... ve ... hakkında verilen beraat hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde;
    Sanığın ...’in hüküm tarihinden önce 04/12/2011 tarihinde, sanık ...’in hüküm tarihinden sonra 10/08/2017 tarihinde, sanık ...’ın hüküm tarihinden sonra 12/08/2018 tarihinde vefat ettiğinin UYAP"tan temin edilen nüfus kaydından anlaşılması karşısında; sanıklar hakkında açılan kamu davalarının 5237 sayılı TCK’nın 64/1 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca düşürülmesine karar verilmesi gerektiğinde zorunluluk bulunması
    Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, 20/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.