17. Hukuk Dairesi 2017/5114 E. , 2019/11480 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı ... şirketi vekili; dava dışı ... Teks. Ltd. Şti."nin müvekkili nezdinde yangın ve su basması rizikolarına karşı sigortalı olduğunu, 04.09.2006 tarihinde sigortalı şirkete ait deponun, davalının kusurundan kaynaklanan nedenlerle su baskınına uğraması sonucu sigortalı şirkete ait emtianın zarara uğradığını, meydana gelen hasar sonucunda müvekkilinin 21.11.2006 tarihinde sigortalısına 49.789,94 TL ödediğini ve davalıdan tahsili için Fatih 2. İcra Müdürlüğünün 2007/1267 sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, borçlunun yapmış olduğu itiraz neticesinde takibin durduğunu belirterek, vaki itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %40"dan az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, Dairemizin 28.04.2015 tarih 2013/18943 esas, 2015/6148 karar sayılı bozma ilâmına uyularak yapılan yargılama sonunda,Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, bu sebeple; Fatih 2. İcra Müdürlüğünün 2007/1267 sayılı takip dosyasına yapılan itirazın;18.344 TL üzerinden icra takibinin devamına, Bu alacağa icra takip tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine, Alacak yargılama sırasında bilirkişi raporuyla saptandığından %20 icra inkar tazminat talebinin reddine, İcra takibine vaki itirazın bu şekilde iptali ile icranın devamına, fazlaya ait istemin reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, işyeri sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde bozmanın gereği yerine getirilmemiştir. Bozma ilamında; dosyanın, hasar gören işyeri ve malzemeler konusunda uzman, aralarında inşaat mühendisi, tesisat uzmanı, tekstil mühendisi ve sigorta hukukçusu bilirkişilerden oluşan heyete tevdii ile hasar dosyası, ekspertiz raporu ve tüm dosya kapsamına göre, sigortalı işyerinde meydana gelen gerçek zarar miktarının belirlenmesi yönünden ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alındıktan sonra varılacak sonucuna göre karar verilmesi belirtilmesine karşın mahkemece bilirkişi heyetine tesisatçı bilirkişi dahil edilmeksizin alınan rapora göre hüküm verilmesi doğru olmamıştır.
O halde mahkemece bir önceki bozma ilamı uyarınca aralarında tesisatçı bilirkişinin de bulunduğu yeni bir heyetten rapor alınarak sonucuna karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3-Kabule göre de, olayın meydana geliş şekli, zarar miktarı dikkate alındığında davacı tarafın sigortalısına %50 oranında müterafik kusur verilmesi çok fazla olmuştur.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya geri verilmesine, 04/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.