MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esasdan reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 01/01/2015 - 31/12/2016 tarihlerini içerir 01/01/2015 tarihli ve 2 yıl süreli hizmet alım sözleşmesi imzalandığını, davalının 30/04/2016 tarih itibari ile sözleşmeyi feshettiğini, müvekkilinin 2016 yılı Nisan ayı için davalıya vermiş olduğu hizmet bedeline ilişkin fatura keşide ettiğini, bu faturaların davalı tarafından herhangi bir itiraza uğramaksızın kabul edilmesine rağmen bedelinin ödenmediğini, bunun üzerine müvekkilinin davalı hakkında ... 5. İcra Müdürlüğünün 2016/10371 E. sayılı dosyası ile takip başlattığını, davalının takibe itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek; davalı tarafından takibe yapılan itirazın iptali ile icra takibinin devamı ile davalı aleyhine % 20"den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının dava dışı işçilerin işçilik alacaklarını ödemediğini, işçilik alacaklarından davacının sorumlu olduğunu, davacının bu yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle dava konusu fatura bedelleri ödenmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davanın davacının sözleşme kapsamında üzerine düşen tüm edimleri yerine getirmesine rağmen davalının bunun karşılığı bedeli ödememesinin haksız olduğu, bu açıdan davacının davalı aleyhine yaptığı takibin yasa ve taraflar arasındaki sözleşmeye uygun bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekilinin itirazı üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2017/644 Esas 2017/1274 Karar sayılı ilamı ile davacının uyuşmazlık konusu olan Nisan/2016 dönemine ilişkin güvenlik hizmet borcunu yerine getirdiği, istihdam ettiği işçilerle ilgili olarak SGK Başkanlığı"na herhangi bir borcunun bulunmadığı ve ayrıca yaptığı hizmet nedeniyle de vergi borcunun da bulunmadığı, bu durumda davacının alacağının tahsili için giriştiği takipte haklı olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı gerektirici sebeplere, delillerin takirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi kararına ilişkin davalı vekilinin tüm temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğininde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 20.01.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.