Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2016/13378 Esas 2018/2394 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/13378
Karar No: 2018/2394
Karar Tarihi: 20.02.2018

Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2016/13378 Esas 2018/2394 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme Asliye Ceza Mahkemesi'dir ve suç hırsızlıktır. Sanık mahkumiyetle sonuçlanmıştır. İncelemede suçun TCK'nın 142/1-b. maddesinde tanımlanan hırsızlık suçuna uyduğu ve uzlaşma kapsamı dışında olduğu anlaşılmıştır. Kararda TCK'nın 142/1-b. maddesine uygun suçun işlendiği, suçun önem ve değeri, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı dikkate alınarak alt sınırdan uzaklaşılarak hüküm kurulması gerektiği belirtilmiştir. Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan kısmi iptal kararı nedeniyle uygulanamayacak olan TCK'nın 53. madde 1. fıkra b. bendinin gözetilmesi zorunlu kılınmıştır. Kararda belirtilen kanun maddeleri; TCK'nın 142/1-b. ve 61. maddeleridir.
13. Ceza Dairesi         2016/13378 E.  ,  2018/2394 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Sanığın üzerine atılı suçun TCK"nın 142/1-b. maddesinde tanımlanan hırsızlık suçuna uyduğu ve uzlaşma kapsamı dışında olduğu anlaşılmakla yapılan incelemede;
    Sanığın eyleminin bina niteliğindeki market içerisinde işlenmesi nedeniyle TCK"nın 142/1-b. maddesine uyan suçu oluşturduğunun gözetilmemesi ve müştekiye ait ikametten çalınan içkilerin değeri gözetildiğinde TCK"nın 61. maddesi uyarınca suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı dikkate alınarak alt sınırdan uzaklaşılarak hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi, karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni sayılmamıştır.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz talepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümden “b” bendinin çıkartılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 20/02/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.