10. Hukuk Dairesi 2017/6650 E. , 2019/8790 K.
"İçtihat Metni"Bölge Adliye
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
Dava, ödeme emrinin iptali ve borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun kabulü ile İş Mahkemesi kararının kısmen kabulüne karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM: Davacılar vekili, 25.02.2015 vefat eden murisleri ..."nin sigorta prim borçlarından dolayı başlatılan ödeme emirlerine itiraz ettiklerini, ... Sulh Hukuk Mahkemesi"nce 2015/350 Esas sayılı dosya ile de mirasın reddine karar verildiğini, öncelikle davacılar aleyhine başlatılmış ödeme emirlerinin durdurulmasına, mirası red nedeniyle ödeme emrinin iptali ile borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II-CEVAP:Davalı Kurum, davacı tarafın kuruma başvuruda bulunmadan davasını ikame ettiğinden öncelikle davanın usül yönünden reddinin gerektiğini, davacıların mirası reddettiklerine dair kararı müvekkil kuruma ulaştırmaları gerektiğini belirterek haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
Mahkemece, Davanın KABULÜ İLE; Davacıların muris ... "nin borçlarından sorumlu olmadığının TESPİTİNE ve davalı Kurumun 2007/013939, 2008/011886, 2008/012526, 2009/010766, 2009/011103, 2010/012016 ve 2010/013220 sayılı ÖDEME EMİRLERİNİN İPTALİNE,
2-Karar tarihine göre alınması gereken 31,40 TL harcın peşin ödenen 27,70 TL harçtan mahsubu ile eksik 3,70 TL harcın davalı kurumun harçtan muaf olması nedeniyle davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, " dair hüküm kurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Karara karşı taraflardan davalı kurum tarafça istinaf yoluna başvurulmuş istinaf sebebi olarak; kuruma müracaat şartının yerine getirilmediği ve usul ve kanuna aykırı olan ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI:
"...Yapılan açıklamalar çerçevesinde somut olayda, kendilerine ödeme emri tebliğ edilmediği için davacılar ..., ... ve ..."nin ödeme emrinin iptali davası açmakta hukuki yararları olmadığının belirgin bulunması nedeniyle bu yönde davanın hukuki yarar yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması; usul ve esas yönlerden hukuka aykırı olup, bu yönde kararın düzeltilerek yeniden karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır." gerekçesiyle,
"A-1-)Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüyle, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b maddesinin (2) numaralı alt bendi uyarınca Kahramanmaraş 2. İş Mahkemesinin 10.01.2017 Tarih ve 2015/434 Esas - 2017/4 Karar sayılı kararının KALDIRILARAK, DÜZELTİLEREK ESAS HAKKINDA YENİDEN KARAR VERİLMESİ suretiyle;
B-1-)Davacı ..."nin murisi ..."nin borçlarından dolayı Kuruma karşı sorumlu olmadığının tespitine ve ..." yönünden 2007/013939, 2008/011886, 2008/012526, 2009/010766, 2009/011103, 2010/012016 ve 2010/013220 sayılı ödeme emirlerinin iptaline,...
C-1-)Davacılar ..., ... ve ..."nin açtıkları davanın hukuki yarar yokluğundan usulden reddine," şeklinde karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davacı ve davalı vekilleri İstinaf mahkemesince verilen kararın eksik araştırma olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
İnceleme konusu davada davacılar, davalı davalı kurum tarafından borçlu muris ..."nin borçlarından dolayı ödeme emirlerine itiraz ettikleri ve reddi miras bulunmaları nedeni ile borçlu olmadıkları talep ettikleri, Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesinin gerekçeli kararında, davacı ..."ye Ödeme emirleri 27.08.2015 tarihinde tebliğ edildiği ve 03.09.2015 tarihinde dava açıldığı, diğer davacılar ..., ... ve ..."nin ödeme emrlerin tebliğ edilmediği, Ödeme emrinin iptali davası açmakta hukuki yararları olmadığının belirgin bulunması nedeniyle bu yönde davanın hukuki yarar yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması; usul ve esas yönlerden hukuka aykırı olup, bu yönde ilk derece mahkeme kararını düzeltilerek yeniden karar verilmiş ise de; verilen karar isabetsizdir.Dava ... yönünden Ödeme emrinin İptali, diğerleri yönünüden menfi tespit davasıdır.
6183 sayılı Kanun"un “Ödeme emri” başlıklı 55. maddesinin ilk fıkrasında; kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gereğinin bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; “Ödeme emrine itiraz” başlığını taşıyan 58. maddesinin birinci fıkrasında; kendisine ödeme emri tebliğ olunan kişinin, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde itirazda bulunabileceği belirtilmiştir.
Görüldüğü gibi; “menfi tespit” niteliğindeki ödeme emrine itiraz/ödeme emrinin iptali davasının yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde açılması zorunlu olduğu gibi, kendisine ödeme emri gönderilen borçlunun itirazları da üç nedenle sınırlandırılmıştır. Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Kanun"un 58. maddesine göre; kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi (7) gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu nezdinde itirazda bulunabilir. İtiraz etmezse borç kesinleşmiş olur.
Somut olayda; davacılar ..., ... ve ..." adına ödeme emirlerinin tebliğ edilmediği belirgin olduğundan, işbu davacılar yönünden davanın ödeme emri iptali değil de, menfi tespit davası gibi değerlendirilmesi gerekmektedir.
2-O halde, davacılar ..., ... ve ..."nin dava açmakta hukukuki yararları olduğu kabul edilmek suretiyle, mirasın reddi hükümleri kapsamında irdeleme yapılıp sonucuna göre karar verilmelidir.
3-Davanın, Cihan yönünden mirasın reddi nedeni ile kabulü isabetli ise de; aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmesi yerinde değildir. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 326"ncı maddesinde belirtildiği üzere, yargılama giderlerinin davada haksız çıkan tarafa yükletilmesi gerekmektedir.
Mahkemenin, bu maddi ve hukuki olguları dikkate almaksızın eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar vermiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan kabulü ile davanın kısmen kabulüne ilişkin kararı bozulmalıdır.
SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının yukarıda açıklanan nedenlerle HMK’nın 373/2 maddesi gereği BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 19.11.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.