Esas No: 2019/3201
Karar No: 2021/2702
Karar Tarihi: 14.04.2021
Kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/3201 Esas 2021/2702 Karar Sayılı İlamı
16. Ceza Dairesi 2019/3201 E. , 2021/2702 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak
ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama
Uygulama : 2911 sayılı Kanunun 32/1, TCK"nın 62, 53 maddeleri
uyarınca mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
2911 sayılı Kanunun 32/1 maddesinde ifadesini bulan “Direnme” suçunun oluşabilmesi için öncelikle 3 şart gerçekleşmelidir. Bunlar;
a) Kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşüne katılınması,
b) Dağılma emrinin mevcut olması,
c) Toplantı ve gösteri yürüyüşünün zorla dağıtılması,
Şartlarıdır.
“Direnme” suçunun faili; kanuna aykırı toplantı veya gösteri yürüyüşlerine katılarak ihtar ve zor kullanmaya rağmen dağılmayan kişilerdir.
Bu maddede cezalandırılan durum, toplantıya katılınması değil yetkili makamlar tarafından verilen dağılma emrine uyulmamasıdır. Toplantı veya gösteri yürüyüşüne katılmak 2911 sayılı Kanunun 32/1. maddesinde tanımlanan suçun ön şartıdır. Toplantı veya yürüyüş, en başından itibaren kanuna aykırı olabileceği gibi, sonradan da kanuna aykırı hale gelebilir.
Yapılmakta olan bir toplantı veya yürüyüşe katılan bir kişi, bu toplantının yasal olup olmadığını bilemez. Toplantı veya yürüyüşün yasaya aykırı olduğu idari otoritenin uyarısı ile ortaya çıkar. Ancak bu uyarıdan sonra, katılan eylemine devam ederse bu eylemi suç oluşturur. Bu nedenle 32. maddedeki suç için dağılma emrinin mevcudiyeti suçun unsuru sayılmaktadır.
Dağılma emrine uymayanların cezalandırılabilmesi için son olarak emir ve ihtardan sonra kendiliğinden dağılmamaları ve kolluk kuvvetleri tarafından zorla dağıtılmış olmaları gerekmektedir.
Bu açıklamalar karşısında somut olay irdelendiğinde;
1- Her ne kadar mahkeme gerekçeli kararında sanığın; "Davaya konu gösteri yürüyüşü yapılırken izinler alınmadığı gibi ayrıca sanığın sarfettiği sloganların da şiddete yönelik olduğu nazara alındığında sanığın eylemin ifade hürriyeti sınırlarını aştığı , sanığın yapılan uyarılara rağmen eylemlerine ve gösteri yürüyüşüne devam ettiğini" kabul etmişse de; oluş, iddia, olay tutanağı, ikaz tutanağı, CD/DVD inceleme ve görüntü tespit tutanağı ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında, sanığın 23.12.2013 tarihli izinsiz gösteriye katıldığı ve grup içerisinde bulunduğu, ancak sanığın da içerisinde bulunduğu grubun kolluk tarafından ihtar yapıldıktan sonra zor kullanılmadan dağılması karşısında 2911 sayılı Kanunun 32. maddesinde düzenlenen suçun unsurları itibariyle oluşmadığı görüldüğünden CMK’nın 223/2-a maddesi gereğince sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
2- Kabule göre de;
a) Gerekçeli kararda suç adının "Kanuna Aykırı Toplantı ve Yürüyüşlere Silahsız Olarak Katılarak İhtara Rağmen Kendiliğinden Dağılmama" yerine "Kanuna Aykırı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Düzenleme Yönetme Bunların Hareketlerine Katılma" olarak gösterilmesi,
b) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararı ile TCK"nın 53. maddesindeki bazı düzenlemelerin iptal edilmiş olması nedeniyle bu karar doğrultusunda hüküm kurulmasında zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerle BOZULMASINA, 14.04.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.