20. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/6231 Karar No: 2020/700 Karar Tarihi: 13.02.2020
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2019/6231 Esas 2020/700 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mersin'de, taşınmaz satışı için yapılan aracılıkta cezai şart bedelinin ödenmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine itirazın iptali istemiyle açılan davada, mahkeme öncelikle görevsizlik kararı vermiştir. Ancak dosya Yargıtay 13. Hukuk Dairesine taşınmış ve sonuçta davanın Mersin 4. Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi) tarafından sonuçlandırılması gerektiği kararına varılmıştır. Bu şekilde, Geçici 1. maddesi uyarınca kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış olan davalar açıldıkları mahkemelerde görülmeye devam etmektedir. Kanun maddeleri incelendiğinde, 6502 sayılı Kanunun hükümlerinin uygulanması gerektiği belirtilmektedir.
20. Hukuk Dairesi 2019/6231 E. , 2020/700 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada Mersin 4. Asliye Hukuk ve Mersin 2. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz satışı için yapılan aracılıkta cezai şartın ödenmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Mersin 4. Asliye Hukuk Mahkemesince, taraflar arasındaki uyuşmazlığın da konut alım satımından kaynaklanan cezai şart bedelinden kaynaklandığı, uyuşmazlık hakkında 6502 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanması gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Mersin 2. Tüketici Mahkemesi ise, "Davada her ne kadar Mersin 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/25 E. - 2017/154 K. sayılı görevsizlik kararı verilerek dosya mahkememize gönderilmişse de söz konusu davanın 03/10/2013 tarihinde açıldığı 6502 sayılı Kanunun 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe girdiği de gözetildiğinde, yürürlük tarihinden önce emlak komisyonculuğu (simsarlık) sözleşmelerinin asliye hukuk mahkemelerinin görev alanına girmesi ve davanın 6502 sayılı kanundan önce açılması nedeniyle" görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Dosya kapsamında Mersin 4. Asliye Hukuk Mahkemesince 16.12.2014 tarihinde verilen 2013/389 E. - 2014/526 K. sayılı karar Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 14.12.2016 tarih ve 2015/12002 E. - 2016/23342 K. sayılı ilamı ile davanın esası incelenerek bozma kararı verilmiştir. Somut olayda; davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin emlak komisyoncusu olduğunu, davalı ile dava dışı Hasan Batıhan"ı bir araya getirerek ... adresindeki taşınmazın 125.500,00.-TL bedelle satış hususunda anlaşmalarını sağladığını, buna istinaden taraflar arasında 23/11/2012 tarihli alım satım komisyonu sözleşmesi imzalandığını, ancak sözleşmenin imzalanmasından sonra davalı ..."ın satıştan vazgeçtiğini, sözleşmenin 6. maddesine göre sözleşmeden vazgeçen tarafın satış bedelinin %6"sını cezai şart olarak ödemesi gerektiğini, bu nedenle davalı hakkında Mersin 4. İcra Müdürlüğünün 2013/178 Esas sayılı dosyası ile ilamsız takip yapıldığını, davalının icra takibine itiraz ederek takibi durdurduğunu beyan etmiş, itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 6502 sayılı Kanunun Geçici 1. maddesine göre "Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış olan davalar açıldıkları mahkemelerde görülmeye devam eder" hükmü uyarınca somut olayda dava tarihi 03/10/2013 olduğundan uyuşmazlığın Mersin 4. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) tarafından sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Mersin 4. Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 13/02/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.