Esas No: 2021/26565
Karar No: 2022/4785
Karar Tarihi: 24.05.2022
Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/26565 Esas 2022/4785 Karar Sayılı İlamı
9. Ceza Dairesi 2021/26565 E. , 2022/4785 K."İçtihat Metni"
Sanık ... hakkında müstehcenlik suçundan yapılan yargılama sonunda; sanığın atılı suçtan mahkumiyetine dair İzmir 3. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 18.03.2010 gün ve 2009/759 Esas, 2010/149 Karar sayılı hükmün sanık tarafından temyizi üzerine, Yargıtay kapatılan 14. Ceza Dairesi’nin 15.05.2014 gün ve 2012/6504 Esas, 2014/6782 Karar sayılı ilamı ile düzeltilerek onama yönündeki kararına Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 22.10.2021 günlü, KD-2021/103971 sayılı itiraznamesi ile 5271 sayılı CMK'nın 308. maddesinin iki ve üçüncü fıkraları gereğince itiraz etmesi üzerine dosya Daireye gönderilmekle incelendi.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazı yerinde görüldüğünden İTİRAZIN KABULÜNE, Yargıtay kapatılan 14. Ceza Dairesi’nin 15.05.2014 gün ve 2012/6504 Esas, 2014/6782 sayılı düzeltilerek onama kararının 6352 sayılı Kanunun 99. maddesiyle 5271 sayılı CMK'nın 308. maddesine eklenen 2 ve 3. fıkraları uyarınca KALDIRILMASINA karar verilip, sanık hakkında bağlantılı nitelikteki İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 22.10.2009 gün ve 2008/615 Esas, 2009/787 Karar sayılı hükmünün düzeltilerek onanmasına dair Yargıtay kapatılan 14. Ceza Dairesi’nin 23.12.2013 gün 2012/1408 Esas, 2013/13758 Karar sayılı ilamıyla ilgili ayrıca itiraz yoluna gidilmediği ve bu hususta İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesine ihbarda bulunulabileceği gözetilerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Tüm dosya kapsamına göre, İzmir Emniyet Müdürlüğüne yapılan ihbar üzerine başlatılan soruşturma kapsamında İzmir 5. Sulh Ceza Mahkemesinin 18.04.2008 günlü, 2008/389 sayılı arama ve elkoyma kararına istinaden aynı gün sanık ile arkadaşları tarafından işletilmekte olan dükkanda yapılan aramada müstehcen içerikli CD'lerin ele geçirildiği, daha sonra ele geçirilen bu eşya ile ilgili henüz iddianame düzenlenerek kamu davası açılmadan, 10.07.2008 tarihinde aynı adreste yapılan ikinci aramada yine müstehcen içerikli CD ve DVD'ler bulunarak elkonulduğu, soruşturma evrakı ayrı yürütülerek ilk arama ve elkoyma kararı kapsamında ele geçirilen eşya ile ilgili 10.07.2009 tarihinde, ikinci aramada ele geçirilen eşya ile ilgili olarak ise 10.09.2008 tarihinde iddianame düzenlenerek kamu davalarının açıldığı ve yapılan kovuşturmalar neticesinde sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 226/4. maddesi uyarınca ayrı ayrı mahkumiyet hükümleri kurulduğu anlaşılmakla, sanık ile arkadaşları tarafından işletilmekte olan dükkanda 18.04.2008 ve 10.07.2009 tarihlerinde yapılan aramalara göre müstehcen içerikli görüntüler bulunan CD ve DVD satışı yapıldığı, sanığın bu şekilde hukuki kesinti oluşmadan, bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda birden fazla kez TCK'nın 226/4. maddesinde düzenlenen suçu işlediği gözetilerek, her iki dosya evrakı birleştirildikten sonra zincirleme suç hükümleri uygulanarak hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde ayrı ayrı mahkumiyet hükümleri kurulması suretiyle fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 24.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.