Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/1452 Esas 2012/15013 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/1452
Karar No: 2012/15013

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/1452 Esas 2012/15013 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2012/1452 E.  ,  2012/15013 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Adana 5. İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 01/12/2011
    NUMARASI : 2011/821-2011/994

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
    Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
    Borçlunun mahkemeye başvurusu,  taşınmazla ilgili olarak 19.09.2011 tarihinde yapılan ihalenin feshine yöneliktir. Şikayet dilekçesinde borçlu vekili, diğer itirazlarının yanında ayrıca satış ilanının müvekkili şirkete usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini, müvekkili şirketin tescilli adresinin "C. Mah. S. V.t Cad. No:./Adana" olduğu halde, bu adrese çıkartılan satış ilanı tebligatının, şirkette görevinin ne olduğu bilinmeyen, sekreter olduğu yazılı birine tebliğ edildiğini, müvekkilinin usulsüz yapılan tebligat sebebiyle satıştan haberdar olmadığını iddia ederek ihalenin feshini istemiştir.
    7201 Sayılı Tebligat Kanunu"nun 12.maddesine göre, hükmi şahıslara tebligat, selahiyetli mümessillerine, bunlar birden fazla ise yalnız birine yapılır. Aynı Kanunun 13.maddesine göre de, tebligat yapılacak bu kişiler herhangi bir nedenle mutad iş saatlerinde iş yerlerinde bulunmadıkları veya o sırada bizzat evrakı alamayacak bir halde oldukları takdirde tebliğ, orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılır. Tebligat Tüzüğünün 18.maddesinde de selahiyetli kişilerin bulunup bulunmadığının tebliğ mazbatasında gösterilmesi lüzumu hüküm altına alınmıştır(HGK.nun 1988/12-266 E. - 11034 K.sayılı kararı da bu doğrultudadır).
    Somut olayda, borçlu şirkete gönderilen satış ilanı, sekreter olduğunu beyan eden İsmet Bozdoğanoğlu imzasına tebliğ edilmiştir. Ancak, tebliğ tarihi itibariyle borçlu şirketin yetkili temsilcisinin A.C.olduğu, İ.B.nun ise şirketi temsil ve ilzama yetkili olmadığı, dosyada bulunan imza sirkülerinden anlaşılmaktadır. Diğer yandan şirket adına tebligat yapılan İsmet Bozdoğanoğlu"nun şirketin memur veya müstahdemi olduğu kabul edilse dahi, bu kez, selahiyetli mümessilin iş yerinde bulunmadığı veya evrakı alamayacak durumda olduğu hususu, tebliğ memurunca araştırılıp tebliğ mazbatasına şerh edilmediğinden yapılan tebligat yine usulsüzdür.
    Dairemizin istikrar kazanmış içtihatlarında da belirtildiği üzere, satış ilanının borçluya hiç tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesi halinde bu durum başlı başına ihalenin feshi nedeni sayılacağından mahkemece, açıklanan nedenlerle ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK."nun 366. ve HUMK."nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 03/05/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.        

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.